menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Kolektivizm, duygu ve tutku

15 0
26.05.2025

Duygular kolektif değildir. Duygu, bireyseldir, kişiye özgüye ve özgürdür. İdeolojiler ve dinler, duyguları bireysel, özgün ve özgür olmaktan çıkararak kolektifleştirirler. Kolektifleştirilen duygular, bireysel olmaktan çıktıktan sonra din, ideoloji, kimlik ve kültür gibi gibi kurgulara dönüşürler. Kolektivizm, duyguları bireyden arındırarak onları değişik kurgular adına herkesin uyması gereken normlar haline getirir. Normlaştırılan duygu, duygu değildir. Kolektifleştirilen duygular, bireyin ruhu ve nefesi olmaktan çıkarak bireye, topluma ve doğaya tahakküm etmenin sararmış, solmuş, çirkinleşmiş ve çirkefleşmiş araçlarına dönüşürler. Kolektifleştirme, bir duygunun başına gelebilecek en büyük felakettir. Duygusal kolektivizm, kölelik yollarını açan çok tehlikeli içsel dejenerasyon ve manipülasyon durumudur.

Duygusal kolektivizmin en tehlikeli durumu, itaattir. Sorgusuz sualsiz, şeksiz şüphesiz bireyden bir şeye inanmasını ve itaat etmesini isteyen bütün kolektivist kurgular, aslında insanın bireyselliğini, aklını, duyuşunu, duyarlılığını ve duygululuğunu ortadan kaldırarak onu istenildiği gibi kontrol edilebilen, yönlendirilen ve yönetilen bir nesneye dönüştürmek isterler.

Kolektivizm, duyguları ve tutkuları yerinden eder. Bireyin ruhunda sürekli olarak akış halinde olması gereken duyguları, kabile, ırk, nasyon, mezhep, coğrafya, ideoloji, doğma, hakimiyet, tapınma, insan ve doğa üstülükler gibi kurguların ve vehimlerin hizmetinde olan saplantılara ve sapkınlıklara dönüştüren kolektivizm, duyguları........

© Milat