Adı Değişen Sistem, Değişmeyen Yapısal Sorunlar
Son yıllarda Türkiye’de eğitim ve akademi alanında yapılan düzenlemeler dikkat çekici bir ortak paydada buluşmaktadır: isim değişiklikleriyle reform algısı oluşturma eğilimi.
TEOG’un kaldırılıp yerine LGS’nin getirilmesi, dershanelerin kapatılıp yerlerine kurs merkezlerinin açılması, yardımcı doçentliğin kaldırılarak “doktor öğretim üyeliği” unvanının ihdas edilmesi bu eğilimin somut örnekleridir. Ancak bu düzenlemelerin her biri, yüzeyde değişim izlenimi verse de yapısal bir dönüşüm yaratamamıştır.
Bu noktada temel soru şudur: Hükümeti kim, nasıl ve neden bu kadar yüzeysel değişikliklerle yönlendirebilmektedir?
Sorunun kaynağı, çoğu zaman karar alma mekanizmalarının kısa vadeli siyasi ve toplumsal beklentiler üzerinden şekillenmesidir. Eğitim gibi uzun vadeli, istikrar gerektiren bir alanda yapılan her ani değişiklik, sistemin sürdürülebilirliğini zayıflatmakta; öğrenciden öğretmene, veliden akademisyene kadar tüm paydaşlarda güvensizlik oluşturmaktadır.
1. Sınav Sistemleri ve Belirsizlik Sorunu
TEOG’un kaldırılması ve LGS’nin getirilmesi, isim farklılığı dışında ölçme ve değerlendirme sisteminde köklü bir yenilik getirmemiştir. Aksine, öğrenciler her birkaç yılda bir değişen sınav formatlarıyla karşı karşıya kalmakta; bu da hem akademik motivasyonu hem de psikolojik istikrarı olumsuz etkilemektedir. Eğitim bilimi literatürü,........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d