Bir Düğün Hikâyesi
Geçtiğimiz hafta bir dostun düğününe gittik. Yan masada bir aile vardı, aralarında tartışıyorlardı. Arada bir kulak kabartıyor, arada bir gözlemliyordum...
Hani derler ya: "Suratlarından düşen bin parça!"
Sonra kızların arkadaşları geldi, selfie çekiliyorlar. Kızlara da gülmek yakışıyormuş ama... Yalandan gülerek fotoğraf çekildiklerini görünce, aklıma Neşet Ertaş’ın o meşhur eseri "Yalan Dünya" geldi.
“Ah yalan dünyada, yalan dünyada,
Yalandan yüzüme gülen dünyada…”
Usta ne güzel söylemiş. Aynen öyle...
Etrafıma baktım: Gülen yüzler, gülen gözler göremedim. Herkes mutlu değil. Bu dünyadan daha fazlasını bekliyor insanlar. Mutlu olmak için bir şeyler söylüyorlar… Fotoğraf çektirirken yalandan mutlu, masaya oturunca ise mutsuz.
Birine sordum:
— “Sen gerçekten mutlu musun?”
Cevap net:
— “Sen beni gönlünce mutlu mu sandın? Ömrümü boş yere çalan dünyada… Seni mutlu mu sandın?” Sen ben, bu sözler benim içimden geçen........
© Maraş Gündem
