Almanya'nın Yeni Savaş Çağı; Yapay Zekâ ve Biyoteknoloji
Tankların ve insanlı savaş uçaklarının yerini, yapay zekâ destekli drone sürüleri ve canlı-robot casus böcekler alıyor. Yeni dönüşümün merkezinde ise Almanya var. İkinci Dünya Savaşı’nın ardından içine kapanan bu ülke, şimdi Avrupa’nın savunma teknolojilerinde yükselen yıldızı olarak, savaşın kurallarını yeniden yazıyor. Berlin, sadece askeri güç değil; zihin gücü, teknoloji ve inovasyonla şekillenen yeni bir savaş çağına öncülük ediyor.
Peki, dijital savaş devrimi ne anlama geliyor? Türkiye ve diğer ülkeler dijital savaşa dayalı yeni dünya düzeninde nerede duruyor? İşte, geleceğin savaşlarının kapılarını aralayan Almanya’nın hikayesi.
Almanya’nın Askeri ve Teknolojik Dönüşümü
Almanya, II. Dünya Savaşı sonrası içine kapanan askeri duruşunu geride bırakarak, savaşın geleceğine dair radikal bir dönüşüm sürecine girdi. Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik hamleleri ve NATO’nun Doğu Avrupa’daki varlığını yeniden tartışmaya açması, Berlin’in savunma stratejisini kökten değiştirmesine yol açtı. Almanya artık sadece klasik savaş araçlarıyla değil; yapay zekâ, biyoteknoloji ve otonom sistemlerle donanmış yeni bir askeri çağa hazırlanıyor.
Bu dönüşümün temelini, Almanya kabinesinin onayladığı yeni yasa oluşturuyor. Bu yasa, savunma sanayi alımlarını hızlandırırken, sivil ve askeri tedarik sistemlerinin entegrasyonunu sağlıyor. Almanya, tank üretiminin ötesinde, istihbarat için cyborg hamam böcekleri, yapay zekâ destekli savaş dronları ve otonom kara araçları geliştiriyor. Savunma bütçesini 2029’a kadar yıllık 162 milyar Euro’ya çıkarma planı, teknolojik yatırımları önceliklendirerek Almanya’yı dijital........
© Küresel İfşa
