Kırık Camlar Teorisi
Kırık Camlar Teorisi’ni duydunuz mu? Çevresel düzenin ve sosyal denetimin suçla mücadelede ne kadar önemli olduğunu anlatır. Bu teoriye göre, bir toplumda küçük suçlar ve düzensizlikler görmezden gelinirse, insanlar bu ortamı denetimsiz ve sahipsiz olarak algılar. Bu da daha büyük suistimallere zemin hazırlar, suçun daha kolay kabul edilebilir hale gelmesine yol açar.
1969 yılında psikolog Philip Zimbardo, bu teoriyi desteklemek amacıyla çarpıcı bir deney yapar. Aynı modelde iki aracın birini suç oranının yüksek olduğu bir semte, diğerini ise daha güvenli ve varlıklı ailelerin yaşadığı bir mahalleye bırakır. Suç oranı yüksek bölgedeki araç birkaç saat içinde yağmalanır, camları kırılır, parçaları sökülür. Güvenli mahalledeki araca ise günlerce kimse dokunmaz. Bunun üzerine Zimbardo, bu ikinci arabanın da bir camını kırar ve öyle bırakır. Kısa süre içinde bu aracın da diğer camları kırılır, parçaları yağmalanır. Deney, kırık bir cam gibi çevredeki küçük düzensizliklerin “burada denetim yok” mesajı verdiğini ve suçun zamanla kabul edilebilir hale geldiği algısını yarattığını açıkça gösterir.
Yani bazen kırık bir kaldırım taşı, boyası........
© Korkusuz
