menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Egemenlik gerçekten de kayıtsız şartsız milletin mi?

20 12
02.10.2025

Bir önceki yazıda da değinmiştim.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin duvarında, kocaman harflerle Mustafa Kemal Atatürk’e ait şu söz durur: Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.

Ama bugün bu sözle yaşadıklarımız arasındaki uçurum ürkütücü derecede derin.

Şu anda 17 CHP’li belediye başkanı tutuklu.
Bu isimler öyle küçük beldelerin değil, milyonların iradesinin sandıkta tecelli ettiği yerlerin seçilmişleri.

Toplamda 7 milyona yakın yurttaşın oyu, şu anda dört duvar arasında kilit altında.

Yalnız belediye başkanları değil.

Hatay’da 105 bin oy alarak milletvekili seçilen Türkiye İşçi Partisi’nden Can Atalay da hala cezaevinde.

Bu tabloya tepki olarak CHP, TİP ve EMEP bu yıl Meclis’in açılışını protesto ederek katılmadı.

Peki siyaset cephesinden nasıl yankı buldu?

MHP lideri Devlet Bahçeli yaşananları “TBMM’nin ve Türk milletinin iradesine kesif bir saldırı” diye niteledi.

Ama asıl sorulması gereken şu: Egemenlik gerçekten kayıtsız şartsız milletin midir?
Yoksa kaydı, şartı, filtresi, sınırı olan bir “egemenlik oyunu” mu oynanıyor?

“Ya bendensin, ya dört duvara mahkumsun” anlayışı mıdır egemenliğin yeni tanımı?

Milletin iradesine saldırı hangisi?

Meclis açılışına katılmayan muhalefet mi; yoksa sandıkta kazanılmış milyonlarca oyun yok sayılması, seçilmiş belediye başkanlarının cezaevinde tutulması mı?

Eğer milletin iradesi dört duvar arasına hapsediliyorsa, Meclis’in duvarındaki o yazı........

© Korkusuz