Maksimalist meselesi
Maksimalist terimi, kullanıldığı bağlama göre değişebilen, ancak temel olarak “her şeyi olabildiğince fazlasıyla, sınır tanımadan veya aşırıya kaçan bir yaklaşımla isteyen kişi veya anlayış” anlamına gelir. Bu terim, “azla yetinmeyen” ve “her şeyi en uç noktaya taşımayı seven” kişi veya düşünceyi tanımlar.
Bu sözlükte yazan hali...
Siyasetteki tasviri başkadır...
Maksimalist bir kişi veya grup, hedeflerini en uç noktaya kadar genişletir ve orta yol aramaktan kaçınır. Örneğin, bir politik hareketin taleplerinde tavizsiz ve en kapsamlı çözümü istemesi, maksimalist bir yaklaşım olarak adlandırılır.
Yani MHP lideri Bahçeli’ye göre DEM Parti...
Ne demişti Bahçeli?
“Herkes ve hepimiz ‘Terörsüz Türkiye’ hedefinin sekteye uğramamasına özenle dikkat etmeliyiz. Maksimalist taleplerin gündeme gelmesinden kaçınmalıyız”.
DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, “Bizim taleplerimiz abartı değil, çağdaş bir demokraside bulunması gereken asgari standartlardır. Hangisi abartılı, hangisi maksimalisttir?” diye sorarak anayasa, hukuk, yerel yönetim, anadilde eğitim ve yargı paketlerinde isteklerini tekrar sıralamıştı.
Maksimalist terimi siyasette öyle çok önümüze çıkan bir şey değil.
En son Cumhurbaşkanı Erdoğan kullanmış...
17 Eylül 2024...
HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu’nun “Anayasa’nın dördüncü maddesi olmasın diyoruz”........© Korkusuz





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d