menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Barış mücadelesinin ilklerinden: Türk Barışseverler Cemiyeti

24 21
30.08.2025

20. yüzyılın ortasına gelindiğinde dünya göreceği her şeyi görmüştür. Savaşlar, devrimler, yıkılan insanlık, ayağa kalkan insanlık…

Dünya Savaşı’nın birincisinde 7 milyon, ikincisinde 21 milyon insan hayatını kaybetmiştir. İnsanlık savaş denen felaketi birkaç misliyle tekrar yaşamıştır. Ülkeler, şehirler yerle bir olmuştur. Cehennemi başka âlemde aramaya gerek yoktur, dünya cehennemin ta kendisidir.

Her şeyin olduğunu gibi savaşların da elbet bir sonu vardır. Gel gelelim bitmesi, dünyaya barış gelmesi demek değildir. İki kutupludur artık dünya, bombaların patlaması her an ihtimal dâhilindedir.

Kutup başları kendi arasında savaşmıyorsa da başka coğrafyalar üzerinden çatışmalar sürer. Kore böyle bir yerdir. Kuzey ve güney savaşa tutuştuğunda, Kuzey Sovyetlerin, Güney de ABD ve müttefiklerinin desteklediği ülkelerdir.

Biliyorsunuz ülkemizi yönetenler o dönem ABD’nin başını çektiği emperyalist-kapitalist tarafta olmaya karar verir. 45 sonrası adımlar daha da hızlanır. “Yurtta da, cihanda da barış diye tutturmanın âlemi yoktur baştakilere göre.

1950 yılında Tek Parti dönemi sona erer, Demokrat Parti yılları başlar. NATO’ya girme arzusu içinde yanıp tutuşuyordur egemenler. BM’nin Kore’ye asker gönderme çağrısı bunun için bir fırsat olarak görülür. Hükümet alelacele 4500 askeri Kore’ye gönderme kararı alır. CHP Kore’ye asker gönderilmesine değil, konunun Meclis’te görüşülmemesine itiraz ediyordur. “Milli Mutabakat” zemininde birleşiliyordur hükümet ve muhalefet.

Halkı ikna etmek için ise yoğun bir kampanya düzenlenir. Gazeteler her gün asker gönderme propagandası yapar. Misal Ankara Radyosu’nun programları şöyle sıralanır; “Marshall Saati”, “NATO Saati”, “Birleşmiş Milletler Saati”, “Kore Savaşı Saati”… Diyanet İşleri Başkanlığı da olaya hararetle dâhil olur. Başkan Ahmet Hamdi Akseki, 25 Ağustos 1950 tarihinde Gazeteciler Cemiyeti’nde düzenlediği basın toplantısında, “Komünistliği ve ne şekilde olursa olsun bütün tatbikatını İslamiyet katiyetle reddeder… Komünistliğe karşı gelebilecek en kudretli silah, iman ve ruh kuvvetidir” diye açıklama yapar. Diyanet’e göre Kore Savaşı’na katılmak cihattır, bu savaşta ölenler şehit olacaktır. Bunlarla sınırlı kalınmaz, Kore’ye asker göstermeyi destekleyen mitingler yapılır.

Olanlar bundan ibaret değildir. Tarih de öyle yazmamalıdır. Birileri vardır elbet insanlık onuruna sahip çıkan. Uzun yıllardan beri ağır baskı koşullarında yaşayan, sayılarının azlığına bakmayan sosyalistler, savaşa, emperyalizme ve ülkemizin bu kirli sürece sokulmasına karşı dururlar. Bu günlerde bir dernek kurulur; “Türk Barışseverler Cemiyeti” 14 Temmuz 1950’de faaliyet yürütmeye başlar.

Üniversiteden, solculuğu nedeniyle uzaklaştırılan Behice Boran’ın........

© Kısa Dalga