Zamanında önümüze bir ‘federasyon oyuncağı’ attılar, oyna da oyna bir türlü bitiremiyor, yakamızdan atamıyoruz. Geçmişin koşullarında belki bir çözüm şekliydi, ama zamanla modasının geçtiği anlaşıldı ve federasyon defteri kapatıldı. Hem KKTC hem de Türkiye tarafından!

Çünkü federasyonun irdelenmedik tarafı kalmadı. Her tarafını yokladılar. Yüzlerce değil, binlerce kez! Makarios ve Denktaş’tan başladı, süreçten niceleri geldi geçti ve ip en nihayet Crans Montana’da koptu.

Aradan yarım yüzyıl geçmesine rağmen, ‘federasyon oyuncağıyla’ oynamak, ölü gözünden yaş aramakla eşanlamlı olduğu gibi, zaman kaybıdır da! Zamanında İngilizler, Orta Doğu’da ülkeleri belirlerken, ellerine cetveli alıp çizmişler, “Burası Ürdün, burası Lübnan, burası Kuveyt, Katar, Suriye ve saire” deyip adlandırmışlar. Araya da İsrail’i yerleştirmişler.

İpler hep ellerinde kalmış, istikrarsızlığı ilke edinmişler. Onun için değil midir ki, Orta Doğu bugüne kadar hayır yüzü görmedi ve istikrara hasret kaldı.

Bulunduğumuz coğrafyada tüm bu olumsuzluklar yaşanırken, Türkiye, bölgede barış, huzur, güven ve istikrarın sağlanabilmesi için olağanüstü çaba harcıyor, ancak istikrarsızlığa oynayanlar da aksi yönde çaba harcamaktan geri durmuyor.

Bize gelince; Başbakan Ünal Üstel, boşuna mı “Siyasi istikrar varsa ülkede hizmet vardır” diyor ve şunları ekliyor:

“Üç buçuk yılda Cumhurbaşkanımız Ersin Tatar’ın........

© Kıbrıs Gazetesi