menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ecevit’i anarken, gözler de Suriye’den New York’a çevrildi

12 0
18.07.2025

Bir yandan gözler-kulaklar Kıbrıs konusunun görüşüldüğü New York’taki zirveye, bir yandan da sancısı hiç dinmeyen Orta Doğu’ya; İsrail’in, ‘tavuk ayağı’ gibi karıştırdığı Suriye’ye çevrilmiş bulunuyor. İsrail’in Şam’daki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı hedef alan saldırılarının, Türkiye’nin ‘Terörsüz Türkiye’ sürecine denk getirilmesindeki amacın ne olduğu açıkça anlaşılmaktadır.

Nitekim Kıbrıs konulu genişletilmiş gayriresmi toplantı için Türkiye’yi temsilen New York’ta bulunan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, durum değerlendirmesi yaptı. İsrail’in saldırılarının tolere edilmesinin mümkün olmadığını vurgulayan Fidan, “Bu bölge bizim bölgemiz. Burada tek taraflı bir istikrarsızlaştırma asla kabul edilemez.” dedi. Bakan Fidan, “Suriye’de istikrarsızlığa yol açacak politikalara izin veremeyiz.” diye ekledi.

‘Dayılarından’ aldığı cesaretle bir gün Lübnan’a, öteki gün İran’a savaş açan, Suriye’yi bombalayan İsrail saldırıları sonucu, Gazze’de bugüne kadar öldürülen Filistinlilerin sayısı 60 bine yaklaşmış bulunuyor. İnsanlık adına utanç verici değil midir?

Tüm bu yaşananları değerlendirirken, önümüzdeki pazar günü 51’inci yıl dönümünü kutlayacağımız Kıbrıs Barış Harekâtı’nın ne denli önemli tarihi bir başarı olduğu görülmektedir. Kıbrıs Türkü 11 yıl tüm zorluklara rağmen direnmeseydi, garantör ülke olarak, Türkiye de müdahale hakkını kullanmamış olsaydı, Girit faciasının bir benzeri burada yaşanacak, Ada’da Türk’ten eser kalmayacaktı. Bugün Gazze için........

© Kıbrıs Gazetesi