menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dolduruşa getirirler, hayatlarını karartırlar, sonra da heykellerini dikerler

15 0
previous day

1996’da bu ülkede çok şeyler oldu. Sınır eylemleri doruk noktaya ulaşmıştı. Lefkoşa’nın Aykasyano bölgesinde, Akıncılar’da, Güzelyurt’ta, Asromerit yöresinde, Derinya’da ve daha nice yerlerde sınır eylemleri yapılıyor, dünyaya mesajlar veriliyordu.

En büyük eylemin Derinya’da yer alacağı ve binlerce motosikletli Rum gencinin sınırı aşarak Girne’ye gideceği belirtilmişti. Türk askerinin yanı sıra, BM Barış Gücü ve Rum askerleri diken üstündeydi. Her ne pahasına olursa olsun, sınır delinecek, sınır aşılacak ve motosikletliler amaçlarına ulaşacaktı.

Durum çok tehlikeli bir hal almış, KKTC makamları, sınırın ihlal edilmesine göz yummayacaklarını ifade ederek, provokeden vazgeçilmesi ve eylemi iptal edilme tavsiyesinde bulundular. Sinirler o denli gerilmişti ki, galeyana gelen bir grup Rum genci ara bölgeyi geçerek, Türk askerlerinin görev yaptığı noktaya kadar gelmiş ve arbede yaşanmıştı. O sırada Tasos İsaak, dikenli tellere takılmış, çıkamamış ve aldığı darbeler sonucu hayatını kaybetmişti.

Bunun üzerine tepki gösteren Solomos Solomu, ağzında sigarası ile koşarak Türk bayrağının bulunduğu bayrak direğine tırmanmış ve Türk bayrağını indirmeye kalkışırken, verilen emirle aşağıya indirilmişti.

Sınır eylemi sırasında dikenli tellerin arasında sıkışan ve aldığı darbelerle yaşamını yitiren Tasos İsaak keşke hayatta kalabilseydi. Kim........

© Kıbrıs Gazetesi