Bugün 51’nci yıldönümünü coşkuyla kutlamakta olduğumuz Türk Barış Harekâtı toplumsal tarihimizin miladıdır… Rum – Yunan faşistlerin ENOSİS amaçlı cunta darbesi üzerine, 20 Temmuz 1974 sabahı, Türk askerinin Kıbrıs’a denizden ve havadan çıkarma yaptığını görmek Kıbrıs Türk halkının tarihi boyunca yaşadığı en büyük sevinçti… Bu tümceyi, o tarihi olaya bizzat tanıklık etmiş ve o tarihi olayın bizzat içinde yaşamış, olayın öncesini ve sonrasını çok yakından izlemiş Kıbrıslı bir Türk olarak seslendirmekteyim…
15 Temmuz 1974’de, Yunan Cuntası’nın Kıbrıs’taki faşist işbirlikçileriyle birlikte indirdiği “Enosis amaçlı” kanlı darbenin hedefine ulaşmasını ve Enosis’in doğal engeli olarak görülerek “asi” ilan edilen Türklerin Girit misali bir soykırımla yok edilmelerini önlemek adına yapılabilecek tek bir şey kalmıştı zaten o müthiş günlerde… o da, garantör Türkiye’nin oluşturulan o kabul edilemez fiili duruma müdahale etmesi idi…
***
Karacı, havacı ve denizci 498 şehit, sadece Türkiye’nin o müdahalede barış ve güvenlik adına feda ettiği sevgili evlâtlarıdır… Bu aziz şehitler de bu topraklarda Kıbrıslı Türk şehitlerle kucak kucağa yatmaktadırlar…
Kıbrıs Türk halkının Aralık 1963’ten başlayarak 1974 Temmuz – Ağustos savaşına dek verdiği şehitlerin sayısı ise 1817’dir… “Kayıp” olarak nitelendirilen Türklerin sayısı bu rakama dahil değildir… Aziz şehitlerimizi saygı ve minnetle anmak şükran borcumuzdur…
Türk Barış Harekâtı’nın Kıbrıs’a getirdiği dengeden sonra silahlı hiçbir çatışma olmadı… İki tarafın insanları da Kıbrıs sorunu adına her hangi bir can kaybı vermedi… Adanın tümüne barış, huzur ve güven geldi…
***
Demokrasi ve hukuk adına elde edilen kazanımlar olayın bir diğer olumlu boyutudur… 20 Temmuz 1974’deki Türk askeri müdahalesi hem Kıbrıslı Rumlar arasındaki tüketici ve kanlı iç savaşı durdurdu ve hem de 1967 yılından itibaren Yunanistan’a kan kusturan faşist Albaylar Cuntası’nın sonunu getirdi… Zamanın Türkiye........

© Kıbrıs Gazetesi