menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Melali anlamayan neslin çok umurundaydı

47 1
17.08.2025

‘Melal’ bitti, başka hisler geldi yerine, başka haller.

Artık melul melul bakamıyor kimse, deli gibi, çarpılmış gibi bakıyor.

Depresyon melal midir?

Belki öyledir. Ama melale depresyon denilince melal melal gibi davranmaz, başka türlü davranır.

Tamam, Ahmet Haşim’in söylediği gibi “Melali anlamayan nesle aşina değiliz.”

Melali anlamayan neslin de çok umurundaydı!

Onlar da bize aşina değil.

Ali K. Metin ‘melal’in “modern/modernist, ontolojik bir izlek” olduğunu söylüyor.

Kendimi yokluyorum, Haşim’den önceki şiirde ‘melal’ yok. Halk şiirinde bazı versiyonları bulunabilir.

Demek biz ‘modern’in melalinden bile uzaklaştık.

Aslında galiba şiirden de uzaklaştık.

Edebiyat Ortamı Temmuz-Ağustos sayısında Ahmet Haşim dosyası yapmış. İbrahim Demirci de bir Ahmet Haşim kitabı hazırlamış.

Başından sonuna kadar okudum.

Eğilmiş arza kanar muttasıl kanar güller/Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller”

Haşim’den başka gülleri böyle gören şair var mıdır?

Yıllar önce bu sütunda şöyle yazmıştım:

“O şiirde en çok güllerin kanayışına vuruldum.”

“Sanki şiir yanıyor.”

Yârin dudağından getirilmiş/Bir katre alevdir karanfil/Ruhum acısından bunu bildi.”

“Sade bunu yazmak bile........

© Karar