menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Osmanlı’dan alınacak ders: Barış iddiasıyla teslime zorlanmak…

50 1
latest

Trump-Netanyahu ikilisinin Gazze için ilan ettikleri ‘barış getirme’ iddialı 20 maddelik plan, genel kabul görmedi. Özellikle Trump’ın da katılımcılarından olduğu BM Zirvesi’ne ek olarak gerçekleştirilmiş New York’taki Gazze toplantısında liderleri bulunan sekiz Müslüman ülkeden gelen tepkiler bunu gösteriyor.

En şiddetli tepkinin ülkemizden gelmesi doğal. Tepkileri bir anlam taşıyacak kesimler -muhalefetin bir bölümü- sessiz kalmayı yeğlemekte…

Oysa, 1600’lü yıllarda toprakları dört kıtada 6 milyon kilometre kareye ulaşmış olduğu halde, 20. yüzyılın ilk çeyreğinde tarihe karışmış Osmanlı Devleti’nin devamı olan Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayanlar olarak tarih bilincimiz bulunması gerekiyor.

Soru: Nasıl oldu da Osmanlı Devleti o büyüklükten izmihlale yürüdü?

Cevap: Savaşlar ve ardından dayatılan barış anlaşmaları ile…

Avrupa’dan Asya’ya, Ortadoğu’ya, Kafkasya’ya, Afrika’ya uzanan bir imparatorluk, son 200 yılında, her birinde topraklarının bir bölümünü kaybedeceği anlaşmalara taraf haline geldi.

Karlofça (1699), Pasarofça (1718), Küçük Kaynarca (1774), Yaş (1792), Bükreş (1812), Edirne (1829), Hünkar İskelesi (1833), Londra (1841), Paris (1856), Berlin (1878 ve Londra (1912-1913) anlaşmaları ile…

Yukarıda isimlerini okuduğunuz anlaşmalarla, sadece topraklarını birer birer kaybetmekle kalmadı Osmanlı Devleti, sistemi içerisinde yabancı devletlere imtiyazlar -kapitülasyonlar- tanımak, borçlarını ödeyebilmek için vergi toplama ve üretilen değerli ürünleri teslim etme amacıyla oluşmuş bir idarenin -Duyun-u Umumiye- insafına sığınmak zorunda da kaldı.

En sonunda,........

© Karar