Muhafazakâr yazar Abdurrahman Dilipak'a göre evet, öyle.

AK Parti, tıbbi kenevir ekimi ve kullanımını genişleten bir düzenlemeyi Meclis'e sunmuştu. Ben de buyurun tartışalım, demiştim. Kenevirin kontrollü serbestleşmesi uyuşturucuyla mücadeleye mi hizmet eder, kötüye kullanılmasına ve esrarkeşliğin özendirilmesine mi?

Dilipak, yıllardır Kenevir Kooperatifi'nin sözcülüğünü yapıyor. Bu düzenlemeyi de destekliyor ama yetersiz buluyor. Meclis'e ekilse siyaseti bile sakinleştireceğini savunuyor.

"Kenevir siyaseti sakinleştirir mi" başlıklı yazım üzerine beni aramış, cevap hakkı istemişti.

E-postayla gönderdiği uzun mektubu, sığdırmak için kısaltarak aşağıda aktarıyorum.

Kenevir Enstitüsü Başkanı Prof. Ahmet Karadağ'ın bir makalesiyle kendisinin iki eski yazısını da iliştirmiş. Yazılarından biri, "Kenevir Allah'ın ikramı" başlığını taşıyor.

Zaten mektubunda da kenevirin faydalarını saymakla bitiremiyor. Yok böyle bir kenevir güzellemesi.

İyi de... Batı'daki örneklerde sonuç parlak mı, önce kontrollü serbest bırakıldığı ABD ve Kanada'da kontrol dışına çıkmamış mı, uyuşturucu yaygınlaşmamış mı, çeteleri çoğalmamış mı, Hollanda'da dahi esrarın kullanımı serbestken üretimi niye yasal değil, tehlikelerini yönetmek kolay mı, nelere kapı açar, yasaklanması Allah'ın ikramını yasaklamak mıdır?

Bunları önden sorarak ve meşrulaştırılmasına karşı çekincelerimi koruyarak mektubuna geçiyorum. Ara başlıklar bana ait, gerisi orijinal imlâsıyla şöyle:

"Sayın Akif Beki

Önce selam..

Kenevir bitkisi, bu gün dünyamız için en önemli, can suyu değerinde bir bitki. Bu son düzenleme, doğru yönde, ileri doğru mini minnacık bir adım. Batı’da olan bir yanlış bize hemen geliyor ama Batı'da doğru olan şeyler bize çok çok geç geliyor nedense, insan hakları filan gibi...

Bu dünyada........

© Karar