Adâlet patinajdan kurtulmadıkça
Türkiye'nin AİHM'i kabulü Menderes'le başladı, Özal'la bireysel başvuru hakkı tanındı, 2004'te Erdoğan'ın "sessiz devrim" dediği tarihi bir reformla iç hukukun üstüne kondu, kararlarına uymak Anayasa emrine dönüştü...
AİHM'e başvuruları azaltmak için Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru hakkını da 2010'daki Anayasa referandumuyla yine AK Parti getirdi...
Sene 2025. Aynı AK Parti hâlâ iktidarda, o reformlar da yürürlükte. Ama Anayasa emrettiği hâlde AİHM, AYM kararları bağlayıcı değilmiş, uyup uymamak, tanıyıp tanımamak tartışmaya açıkmış gibi yargı pratikleriyle karşılaşmaya devam ediyoruz.
En son Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, Anayasa Mahkemesi kararlarına tüm kurumların ve yargı organlarının uyması gerektiğini hatırlattı. 20 Ekim'de, Diyarbakır'da konuşmuştu. Malumun ilâmı; bilinen ve apaçık ortada olan bir gerçeğin dile getirilmesiydi.
"O yol artık Silivri'den geçiyor" başlığıyla daha iki hafta önce yazmıştım.
Demiştim ki... AB'ye giden yol Diyarbakır'dan, Kıbrıs'tan geçiyordu. Daha özgür, âdil, demokratik ve zengin yaşamaya çıkan o yol artık Silivri’den de geçiyor. Ama hâlâ AYM, AİHM kararlarına uysak mı, uymasak mı;........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d