menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ekonomide Erdoğan’ın alanı daraldı

99 18
30.05.2025

"Ben ekonomistim" demişti “Faiz sebep, enflasyon netice” dediği günlerde. “Onların kafası basmaz” da demişti, bu yaklaşımı eleştirenlere, kameranın taaa içine bakıp, işaret parmağı ile başını göstererek… Hatta kimi tv kanallarında cesaret edip “İşler kötüye gidiyor, döviz fırlayacak, bu yoldan dönülmeli!” diye seslenen bilim insanlarına “Mandacı ekonomistler” bile demişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan.

Ekonomi bakanlarını, Merkez Bankası başkanlarını sapır sapır değiştiriyordu bu çerçeveye uygun davranmadıkları için. Ama bir yandan da vatandaş dövize yöneliyordu.

Dövizin çıldırmaya başladığı günlerde Erdoğan’ın sorumluluk verdiği kişi çıktı “KKM – Kur Korumalı Mevduat” diye bir formül üretti, dövizini bankaya yatırana kur farkı ödenecekti, Hazineden, Merkez Bankasından… “Epistemolojik bir değişim”di Erdoğan’a pazarlanan… “Faiz değil bu, fetvasını verdi fetvacılarımız, devlet hibede bulunuyor.” KKM ile vatandaştan toplanan para, döviz sahiplerine intikal ettirildi. Erdoğan’ın gözleri önünde.

Ancak zaman gelecek tüm bu operasyonlar, dar gelirliden zengine servet transferi olarak okunacak ve “Hazinenin KKM yükünden kurtulması” gereği idrak edilecekti.

Ekonmist olarak Erdoğan bu “epistemolojik hamle”den memnuniyet duymuş muydu?

Olmadı. KKM’nin ilân edildiği gecede olan parasal sirkülasyondan dolayı ekonomi yönetiminin emanet edildiği kişinin gözleri parlıyordu, gözlerini yumacak ve başka bir Türkiye’ye uyanacaktı. Ama olmadı.

Bir gün bir başka ekonomist bulundu, daha önce başarılı görülmeyip görevden alınmıştı, ancak dünyada karşılığı vardı, ekonomiye hareket getirecek “Para”yı bulabilirdi. Gel denildi, geldi. Monte oldu sisteme.

Gelirken çok yaman bir şey söyledi: “Türkiye’nin rasyonaliteye geçmekten başka çaresi yoktur.” Müthiş.........

© Karar