İÇİMİZDEKİ İSRAİL!
Şu insanoğlu ne menem bir varlık? Anlayana aşk olsun.
Evinde cinayet var, tınmıyor; çok uzağında ölen ve kafasında “din kardeşi olduğuna” inandığı insanlara salya sümük ağlıyor, feryadı figan eyliyor, yas tutuyor, yardım topluyor, yeri göğü inleten mitingler düzenliyor, nutuklar atıyor. Kendi insanına sıra geldiğinde… Siyaset üretiyor.
Ticaret yapılıyor. “Hayır yardım etmiyor, ticaret yapmıyoruz katillerle” deyip tartışmalar arşıalaya çıkıyor. Ama takip edilen ticaret gemilerinin rotaları İsrail’i, yani Filistinlilerin katillerini gösteriyor. Yardım edilse ne olacak, edilmese ne olacak, Amerika ve Avrupa ülkeleri zaten oradalar; her türlü desteği veriyorlar.
Ölüm her fırsatta ve her yerinde yaşanıyor Gazze’nin. Bombalar, füzeler, silahlar gelişti bilimin sayesinde. İnsanlar daha “modern ölümlerle” ayrılıyor bu dünyadan.
İsrail’in öldürdüğü erkek, kadın ve çocukların toplamının altmış bine yaklaştığı ifade ediliyor. (57.418)
Herkes kinini, nefretini, düşmanca duygularını İsrail’e karşı dillendiriyor. Ölenlere karşı da acıma duygularını belirterek Filistinlilerin yanında yer aldıklarını açıklıyorlar.
Bu şekilde tepki vermek insan olmanın bir gereği. Yani birileri ölürken birileri de insan olduklarını anımsıyor.
Ancak, kafamın içinde bir başka İsrail daha var. PKK’dır o İsrail.
“1984’ten 2024’e kadar PKK ne kadar insan öldürdü” sorusunun yanıtını alamadım. Ancak değişik yıllarda yetkili ağızların yaptığı açıklamalardan bazı rakamları öğrenebiliyorum:
Süleyman Demirel’in 1997’de, PKK’nın katili olduğu toplam ölümlerin 37 bin olduğunu açıkladı.(28 yıl önce.)
Ocak........
© Karadeniz'de sonnokta
