Aile için ayrı salonumuz yoktur: Peki çocuklara ve yaşlılara kim bakacak?
Günümüzde durum tersine dönmüş durumda. Bırakın evliler için ayrı yerleri, evlenmiş bir genç bulmak bile kolay değil. Evlilik, özellikle büyük kentlerde, artık gençlerin gündeminde yer almıyor.
Deniyor ki, hayat koşulları evliliğe izin vermiyor. Doğru.
Dahası, hayat koşulları evlenmeden yaşamayı mümkün kılıyor.
Benim arkadaşlarımın çoğu, ilk elini tuttukları kızlarla evlendiler. Kız eli tutacak cesareti olmayanların da ellerini (ya da başlarını) anneleri ya da başkaları bağladı.
Evli olmaksızın yetişkinliğe geçmek düşünülemezdi. Evlilik, tıpkı askerlik gibi, kaçınılmaz bir kilometre taşıydı. Bir mecburiyetti.
Artık değil. Bunu kutsamadığım gibi, lanetlemiyorum da. Dünya değişti. Çeşitli neden ve olanaklarla tek başına yaşayan — yaşayabilen — insan sayısı arttı. Karşımıza yepyeni sorunlar çıktı. Daha da değişecek. Avcı-toplayıcı toplum, tarım toplumu, sanayi toplumu, dijital toplum derken, yerkürede insan yaşamının en hızlı ve radikal biçimde değiştiği bir evredeyiz.
Geçmişin “kutsal aile” mitoslarına dalıp, yeni........
© İz Gazete
