Malum gezmek doğamızda var. Hem ne demiş eskiler çok gezen mi yoksa çok okuyan mı? Kitabi bilgi kıymetli lakin bir olayı, bir olguyu yerinde görmek deneyimlemek o ana şahit olmuş olmak elbette daha önemli ve akılda kalıcı… O zaman yukarıdaki soruya gönül rahatlığı ile çok gezen cevabını verebiliriz.

Uzun yıllardır Osmanlıya Başkentlik yapmış ve hali hazırda serhat şehrimiz olan Edirne’ye bir seyahat planı düşüncem vardı. Bir diğer taraftan ata sporumuz olan kökleri 664 yıl öncesine kadar uzanan, dünyada da büyük bir ilgi ile takip edilen Kırkpınar Yağlı Güreşlerine olan merakımı da gizleyemem. Yine eskilerin tabiri ile bir taşla iki kuş vurmak üzere harekete geçtim ve 6 Temmuz 2025 Pazar Günü final müsabakasının yapılacağı, Tarihi Edirne Kırkpınar Yağlı Güreşlerinin finalini Edirne Sarayiçi Meydanında izlemek üzere aynı sabahın ilk ışıkları ile İstanbul’dan Edirne’ye doğru yola koyuldum. Edirne ve İstanbul arası yaklaşık 225 kilometre 2,5 saatlik bir otobüs yolculuğu sonunda nihayet Edirne otogarındayım. Saat henüz 08:00 finalin saat 18:00 civarında başlayacağını bildiğim için önümdeki saatleri bu kadim şehri keşfederek geçirip daha sonra Sarayiçi'ne gitmeye karar verdim. Otogardan şehir merkezine doğru taksi ile hareket ettim. 20 dakika sonra bu küçük ama kadim şehrin merkezindeyim. Sabahın ilk saatleri olmasına karşın şehirde tam bir final havası hakim hayat çoktan başlamış…

Saat 08:30 ben Edirne’nin görenleri kendine hayran bırakır sözünün tam karşılığı olan Selimiye Camii Meydanındayım. Önce Camii Arastasında Edirne’nin yerel mahsullerini ve dükkanları resmediyorum. Ardından Selimiye Cami Avlusuna giriş yaptım. Burayı tarif için kelimeler kifayetsiz kalır sözü çok uygun. Caminin ihtişamı, yaşattığı his ecdada duyulan........

© İstiklal