Türkiye'de Sistemli Çöküşün Anatomisi (2003-2025) - VIII
Garanti mi, Felaket mi? – Geçiş ve Hasta Garantili Projeler
“Yap-işlet-devret” modeliyle yapılan köprüler, otoyollar, şehir hastaneleri… Bunlar ilk bakışta modernleşmenin simgeleri gibi sunuluyor. Ancak altına imza atılan garantili sözleşmeler, halkın sırtına yıllarca sürecek bir borç yükü bindiriyor. Geçmeyenin parasını ödeyen, gitmeyenin faturasını üstlenen bir sistem: bu, kamu zararı değil; organize bir servet transferidir.
Kamu özel işbirliği adı altında yapılan bu projelerde, şirketlere verilen geçiş ve hasta garantileri, ekonomik aklın değil; siyasi çıkarların ürünüdür. Bir köprüden günlük 40 bin araç geçeceği garanti ediliyor ama fiilen geçen 10 bin. Aradaki farkı devlet, yani halk ödüyor. Aynı şekilde şehir hastanesine günlük 5 bin hasta garantisi veriliyor ama gelen 2 bin. Fatura yine vatandaşa.
Bu projeler, sadece ekonomik değil; etik bir felakettir. Çünkü kamu kaynakları, halkın ihtiyaçlarına göre değil; şirketlerin kâr hesaplarına göre yönlendiriliyor. Bir köyde okul yokken, bir ilçede hastane eksikken; milyonlarca dolar, kullanılmayan otoyollara, boş hastane yataklarına akıyor.
Üstelik bu projelerin sözleşmeleri gizli. Kimse ne kadar garanti verildiğini,........
© İstiklal
