menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İklim Kanunu ve Küresel Isınma: Faturayı Kime Yazalım?

13 1
04.07.2025

Küresel ısınma, soğuk savaşın hemen ardından dünya gündemine geldi. Buna ilişkin küresel ölçekteki ilk uyarı Sovyetlerin dağılmasından hemen sonra, 1992 yılında yapıldı. “İnsanlığa Uyarı” başlığıyla yayınlanan bildiriyi Nobel ödülü alan pek çok ismin de içinde bulunduğu 1700 bilim insanı imzaladı. 2017’ye gelindiğinde ise iklim meselesine ilişkin küresel düzeyde muazzam bir duyarlılık oluşturulmuştu. O yıl, “ikinci uyarı” yapıldı ve buna 184 ülkeden 15 bini aşkın bilim insanı imza attı. Tarihte ilk defa bir metnin altına bu kadar “uzman” imza atıyordu. 2022’de üçüncü uyarı yapıldı. İklim meselesi tartışmasız son 40 yılın en önemli meselesi oldu. Yeryüzünde yaşayıp da bu sorunu duymayan kimse kalmadı adeta. Öyle ki, 2001-2018 yılları arasında küresel ısınmaya ilişkin 120 bin akademik makale yazılmıştı.

Fakat konu sadece bilim çevrelerinin değil, küresel güçlerin de gündemindeydi. ABD Başkanı Obama, 2010 tarihli Milli Güvenlik Stratejisi’nde ve Pentagon, 2014 tarihli Dört Yıllık Savunma İncelemesi’nde iklim krizi ve küresel ısınma tehlikesine dikkat çekmişti. ABD Ulusal İstihbarat Şefi James Clapper da (15 Temmuz’da ismi çok sık gündeme gelmişti) 2013’te Senato’da bir konuşma yapmış ve iklim meselesinin bir “güvenlik tehdidi” oluşturduğunu belirtmişti. Soğuk Savaş sonrası kolektif Batı bütün insanlığın uğrunda mücadele edeceği bir “düşman” bulmuştu. Küresel medya konuyu gündemden hiç düşürmedi.

Konu hiç şüphesiz BM’nin gündeminde de ilk sıralarda yerini aldı. Onlarca rapor hazırlandı. Karbon ayak izi, sera gazı salınımı, karbon emisyon ölçümü, akıllı sistemler/akıllı kentler, dijital dönüşüm gibi kavramlar dillerden düşmez oldu. En popüler kavramlardan biri de “yeşil” sıfatıydı. Hemen her kavramın önüne bu sıfat getirildi: Yeşil yatırım, yeşil finans, yeşil dönüşüm, yeşil vergi vs. Bunlardan biri de “Yeşil Yapay Zeka” kavramıydı.

İklim kanunu TBMM’de oylanmazdan hemen önce Milli İstihbarat Akademisi “Yapay Zeka, Toplum ve Güvenlik” başlıklı bir rapor yayınladı. 40 sayfalık raporda 13 kez “Yeşil Yapay Zeka” kavramı geçiyordu. Nitekim Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi’nin 2021’de yayınladığı Ulusal Yapay Zeka Stratejisi belgesi de “yeşil dijital dönüşüm”den söz ediyordu.

Küresel ısınma insanlığın ortak bir düşmanı gibi sunulsa da küresel ısınmaya ilişkin yayınlanan raporlarda ilginç bir ortak nokta vardı: Küresel ısınmanın faili “insan faaliyetleri” (Human activities) olarak gösteriliyordu. Örneğin BM bünyesinde 130 devletin üyesi olduğu hükümetler arası bir yapı olan IPBES’in (Birleşmiş Milletler Güdümlü Biyoçeşitlilik ve Ekosistem Hizmetleri Üzerine Hükümetlerarası Bilim Politika Platformu) 2019’da yayınladığı bir rapor küresel ısınmadan “insan faaliyetleri”ni sorumlu tutuyordu.........

© İslami Analiz