Küresel Dünyanın Uçsuz Bucaksız Steplerine ve Ötelere Seyahat: Oruç
Nûr ve zulmetten yoğurmuşlar seni
Canını nur anla, zulmet bu teni
Ten muradı ekl ve şürb ve mülk ve mal
Can temennası cemâl-ı zülcelâl
Lâ cerem ednâ yeri ednâ sever
Yani ten dünya ve can mevlâ sever
Ariyet gömlektir on günlük tenin
Besle canı ariyet nenindir senin (İbrahim Hakkı, Ma’rifetname)
Zaman ve Ramazan
Zaman, Hz. Peygamber’in (s.a.v) Veda Haccında ifade buyurdukları üzere: “Mütemadiyen dönmekte olan zaman, Allah’ın gökleri ve yerleri yarattığı günkü haline dönmüştür. Sene on iki aydır. Bunlardan dördü haram aydır ki, üçü arka arkaya gelen Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Cemaziyelahir ile Şaban arasındaki Mudar’ın ayı olan Recebtir…” Ramazan ayı, hicri ayların dokuzuncusu olup, Şaban ile Şevvâl arasında gelmektedir. Şevvâl’den sonra da haram aylar gelmektedir. On bir ayın sultanı Ramazan, aradan geçen uzun bir zamandan sonra dönüp dolaşıp tekrar şehrimize geldi. Uzun bir seyahatten, başta Kur’ân olmak üzere, sahur, oruç, iftar, teravih gibi hediye ve müjdelerle döndü. Dönüşüyle birlikte cennet, gök ve rahmet kapıları açıldı; cehennem kapıları sıkıca kapatıldı.
Seyahat Edenler/Oruçlular
Bilindiği üzere, Kur’ân’da, oruç kelimesinin karşılığı olarak, “imsâk/tutmak” anlamına gelen “savm” (Bakara 183, vd. sureler) kelimesi kullanıldığı gibi “oruçlular/oruç tutanlar” için de “es-sâimûn” “es-sâimât” kelimeleri kullanılmaktadır. “Müslüman erkekler, müslüman kadınlar; mümin erkekler, mümin kadınlar; ibadet ve itaat eden erkekler, ibadet ve itaat eden kadınlar; özü sözü doğru erkekler, özü sözü doğru kadınlar; sabreden erkekler, sabreden kadınlar; gönlünü ibadete vermiş erkekler, gönlünü ibadete vermiş kadınlar; (Allah için) yardım yapan erkekler, yardım yapan kadınlar; oruç tutan erkekler, oruç tutan kadınlar; iffetlerini koruyan erkekler, iffetlerini koruyan kadınlar; Allah’ı çokça anan erkekler, çokça anan kadınlar; işte bunlar için Allah büyük bir ödül hazırlamıştır.” (Ahzâp 35).
Kur’ân’da, “oruç tutanlar” anlamında kullanılan bir sözcük daha vardır ki, o da “es-Sâihûn”, “es-Sâihât” şeklindeki kullanımıyla “seyahat” kelimesidir. Müfessirlerin büyük çoğunluğuna göre, Kur’ân’da üç yerde kullanılan bu kelimeden maksat, “oruç tutanlar” demektir. Dolayısıyla oruçluların........
© İnsaniyet
visit website