menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Paris Komünü’nden Aydın’a uzanan bir ders

14 1
15.08.2025

‘Şehri emanet’ demek, halkın yaşadığı kenti, kaynaklarını, geleceğini ve ortak yaşam düzenini, seçimle yetki verdiği kişiye teslim etmesi demektir. Burada emanet kelimesi sadece idari yetkiyi değil, aynı zamanda ahlaki bir yükümlülüğü de içerir. Osmanlı dönemindeki şehremini unvanı gibi, bu görev, güvenilirlik ve halk yararına hizmet etme esasına dayanır.

Ancak bu emanet, kişisel çıkar, siyasi pazarlık ya da kariyer hesabı için devredilebilecek bir mülk değildir. Halkın iradesiyle kazanılmış bir koltuk, onu seçenlerin rızası dışında başka bir siyasi yapıya veya programa teslim edildiğinde, emanetin ihlali söz konusu olur.

Aydın örneği: Emanetin ihlali

Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı’nın CHP’den AK Parti’ye geçişi, bu açıdan bakıldığında sebebi ne olursa olsun (korkutma, baskı ya da kişisel ikbal vb] yalnızca bir parti değişikliği değil, halkın verdiği emaneti, halkın rızası dışında başka bir siyasi merkeze teslim etmektir.

Hukuki olarak koltuk hala aynı kişide olabilir ancak siyasi olarak temsil ettiği program, değerler ve seçmen sözleşmesi kökten değişmiştir.

Şimdi size bugünden bakınca ütopya gibi görünen ama yaşanmış bir insanlık deneyimini hatırlatmama müsaade edin.

Paris Komünü’nün geri çağırma hakkı, işte böyle durumlarda halkın emaneti geri alma yetkisini güvence altına alıyordu.

Paris Komünü

1871 Paris Komünü; 72 gün süren bu radikal yönetim modelinin en çarpıcı yanlarından biri, seçilmiş temsilcilerin her an halk tarafından geri çağrılabilmesiydi. Ne görev süreleri kutsaldı ne de parti rozetleri. Halkın güvenini yitirdikleri an, emaneti teslim etmek zorundaydılar. Temsil, verilen bir ‘anahtar’dı; anahtarı kötüye kullananın kapısı kapatılırdı.

Paris Komünü’nde seçilmiş halk temsilcilerinin geri çağrılması ve azledilmesi........

© İlke TV