Musa Anter’i anarken
Musa Anter (Halk arasındaki ismiyle ‘Apê Musa’ ) katledilişinin yıldönümünde çeşitli etkinliklerle anılıyor.
Bir ömür boyunca verilen mücadele yazılan yazılar ve yaptığı sohbetlerinde bir coğrafyanın tüm halklarının malzemesini kapsayacak bir dil kullandı. Hayatı boyunca birlikten ve barıştan söz etti. Ancak ne yazıktır ki halkların bahçesi olabilecek bu toprakları halklar mezarlığına çevirmeye çalışanlar tarafından katledildi.
Orda tarihin sayfalarına bir kez daha kan sıçradı.Öyle bir tarih ki yedi yaşındaki gazete satıcısı çocuklardan yetmiş yaşındaki bilge Apê Musa’ya kadar uzanan çığlıklarla dolu sayfalar.
Bu tarih, Apê Musa’nın ‘Kımıl’ adlı kitabında ‘He rebiyo evqas derd u bela gi ji ku tê..’ (Allahım bu kadar acı ve bela nereden gelir) diye haykırdığı bir feryadın tarihidir.
***
O hiçbir zaman bir şiddetin öznesi olmamıştır. Katledilip düştüğü ana kadar uzanan ömrü boyunca bir mücadelenin daha çok filozofisiyle ilgilenmiş uslubunca ince bir ironidir.
Türkiye gerçeğine de vurgu yaparak anılarında şöyle anlatıyor kendini: ‘Mardin Türkiye’nin en geri illerindendir. Nusaybin, Mardin’in en dertli ilçesidir, Stilîlê (Akarsu) Nusaybin’in en fakir nahiyesidir, Zivinge (Eski Mağra) Stilîlê’nin en geri kalmış köyüdür ve işte ben bu köyün nüfus kütüğüne göre 2 numaralı........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d