Alara Hanı – Süleyman Fikri Erten
Manavgat – Alanya arasında, 2647 rakımlı ‘Barçın Dağı’ civarından çıkar, bir müddet ‘Uğuz Deresi’ namı ile aktıktan sonra Alara adını alan ve munsabına (denize döküldüğü yere) kadar bu adını muhafaza eden ‘Alara Çayı’ vardır ki, Manavgat kazası ile Alanya kazalarını ayıran bu çaydır. Çayın sol sahilinde ve Manavgat-Alanya şosesinden bir saat kadar güneyinde pek değerli olduğu halde tarihlerimizde bunlar hakkında hiçbir şey yazılmadığı gibi isimlerine bile tesadüf edilmemektedir.
Bu eserlerden biri ‘Alara Kalesi’ ve diğeri ‘Alara Kervansarayı’dır. Alara Kalesi, çayın kenarında pek yüksek, münferid ve ucu sivri bir taş dağ etrafında yapılmıştır. Bu helezonî şekilde olarak vilayetimizde başka kale yoktur. Tepeye çıkmak için dağa oyulmuş muntazam merdivenler varsa da taşla dolmuş ve kısmen bozulmuştur. Dağın sivri olan tepesinde harap bir halde iki ufak kubbeli bir Selçuk hamamı vardır ki burada Selçuk boyaları........
© İleri
