Site İçi Kaçak Yapı
Tapulu Binanın Kamulaştırılmadan Park Olması’ndan sonra insan hakları profesörüm aradı. Kendisini ve hoş sohbetini çok severim. Şahsından genel kamu dersleri de alma imkanı bulmuştum ve yıllar sonra bina sorumlusu olduğu bir üniversite sınavında kendisiyle de beraber çalışma onuruna erişmiştim; tüm sınav süresince o eşsiz muhabbetinden de birebir faydalanmıştım.
Bu arada söz ilgili yazımızdan açılmışken, bir baktım Av. Mertcan T. da benim yazımı almış birebir kopyalamış, sitesine koymuş. Birdiniz iki oldunuz diye söylendim. Hani bu köşede de defalarca yazdık ya, Hatay Barosu’ndan Av. Deniz Can K. bunu sürekli yapıyor, aynen kopyala yapıştır Yargıtay hukukçuluğu gibi köşesine alıyordu, hiç ismimizi de zikretme gereği duymuyordu.
Lakin Sayın Turan’ın köşesine bakınca, evet, o da aynen kopyalamış ancak Deniz Efendi’nin aksine paragraf aralarında çözüm önerileri de sunuyor, bir tür inovasyon işte. Açıkçası hoşuma gitti. Kopyalasa da kendinden birşeyler katmış, neyse dedim. Bir baktım yazının sonunda da ismimizi kaynak olarak göstermiş, vallahi daha bir sevindim, onore oldum.
Sayın Selim KURÇENLİ de fevkalade nazik bir üslupla İmar Kanunu m. 18’de geçen Düzenleme Ortaklık Payı, DOP yani, DAP değil diyor. Doğru, haklı tabii kendisi de, hani yazımızda da değinmiştik ya, Anayasa Mahkemesi kanundaki bu düzenleme ortaklık payının bize mantığını anlatırken Değer Artış Payı, DOP diyor. Hani vergi toplama san’atı kazı bağırtmadan tüylerini yolabilmekte yatıyor ya, kanun benden ortaklık payı altında vergi alıp beni son derece irite ederken yüksek mahkeme de ortaklığın düzenlenmesinden dolayı pay borcun yok, senin mülkünün........
© Hukuki Haber
