Barışı İstemek İyi De
Terörsüz Türkiye hedefine ulaşmak ancak barışı sağlamakla mümkündür, bu yalın gerçeği herkes biliyor olmalı.
Bu nedenle, bu satıların yazarı gibi ülkemizde yaşayan büyük çoğunluk barış olmasını istiyor.
Ve fakat.
Barış, gönülden ve ön koşulsuz olduğu sürece değerlidir.
Taraflar arasında, kendi lehine kazanım elde etmek isteyenler olacaktır.
Biz devletin tarafındayız elbette.
Kavgayı çıkaran devletimiz olmadığı için de, barış isteğinin gönülden ve ön koşulsuz olması beklenir.
Devlet, vatandaşlarını korur, kollar ve kucaklar zaten öyle değil mi?
Terörsüz Türkiye açılımı, barış için atılan ikinci adım oldu.
İlki, Habur'da kurulan Çadır Mahkemeleri rezaleti sonrası başarısızlıkla sonuçlanmıştı.
Terörsüz Türkiye, açılımın ikinci perdesi olmuştu.
Teröristbaşının, terör örgütüne dönük ''Örgütü feshedin'' çağrısını içeren mektubu sonrasında, çağrı kabul görüp, örgütün feshiyle sonuçlanan süreçte, Cuma günü Kandil eteklerindeki bir mağaranın önünde 30 kadar silahın yakılma görüntüleriyle, silah bırakma noktasına gelindi.
Yıllar sonra topraklarımıza barışın geleceği umudu hepimizi sardı.
Bu topraklarda barış içinde yaşamayı kim istemez.
Ve fakat.
Bir taraftan barış ortamı sağlanacak diye sevinirken, bir taraftan da, sonrasında neler yaşanacağını bilemediğimiz için de, ''Şimdi ne olacak?'' sorusu da zihnimizi kurcalamaya başladı.
Büyük........
© Hedef Halk
