Geçtiğimiz 31 Mart yerel seçimlerinden CHP'nin Atakum Belediyesi, adeta kabusu oldu.
İşçi maaşlarının ödenmemesi, meclis toplantılarına katılmamak gibi sorunların yanı sıra;
Parti toplantılarına yanında 'parti üyesi olmayan adamlarıyla' katılan Belediye Başkanı Serhat Türkel, eleştirilerin de odağı oldu.
Şimdi gelinen noktada ise durum çok farklı.
Daha önce de Atakum'da ilçe kongresi ve hatta il kongresi süreci üzerine uyarılar yapmıştım.
Belediye yönetiminde parti programları çuvalladığı için, delegasyonu eline geçirmek için Başkan Türkel'in 'farklı hedefe yürümek adına' çalışma içinde olacağından ısrarla söz etmiştim.
O nedenle il ve ilçe kongrelerine dikkat çektim.
Böylesi bir gelişme, böylesine olaylar tabii ki beklemiyordum ama gelinen durum hiç açıcı değil.
CHP Atakum'da ‘Demokrasi mi, Kabadayılık mı?’ noktasına kadar geldi.
Serhat Türkel'in desteklediği İlçe Başkanı Adem Kürek'in hiç ihtiyacı yokken, tartışmalar kavgaya dönüştü.
Ayhan Abdik isimli partili olayları yatıştırmak isterken, aldığı darbelerle, hastanelik oldu ve beyin kanaması geçirdi.
Kimseyi suçlamaya gerek yok ama Cumhuriyet Savcılığı'nın ve polisin yapacağı incelemede ‘o saldırganlar kim, kime yakın, kiminle irtibatlı hepsi ortaya çıkacaktır.’
Peki bu yaşananlar neydi, nasıl gelişti.
Sosyal medyada bazı açıklamalar, tepkiler Başkan Türkel'e yöneltiliyor.
Ama asıl olan, Atakum’daki delege seçimleri, partinin içinde bulunduğu 'lokal' çürümeyi de bir kez daha gözler önüne seriyor.
"Demokrasi" diye tutturanların, kendi ilçe örgütlerinde bile "kabadayı düzeni" ile iş görmeye çalıştığını anlatan bir sahne yaşandı.

© Hedef Halk