menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yusuf Tekin zorunlu eğitim süresini kısaltarak neyi amaçlıyor?

22 0
27.10.2025

“Zorunlu, parasız eğitim süresinin kısaltılmasının, kaldırılmasının kaybedeni yoksul, emekçi halkın çocukları olacak. Kaybeden atama için yıllardır bekleyen, norm fazlası, öğretmen hareketliliği gibi isimlerle her geçen yıl artan bir şekilde fiili sürgünü yaşayan öğretmenler olacak.”

Eğitimci yazar Feray Aytekin Aydoğan ile eğitimimizin güncel problemlerini konuştuk.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin katıldığı programda “12 yıllık zorunlu eğitimin kısaltılması için hazırlanan raporun tamamlandığını ilk kabinede sunum yapılacağını ve cumhurbaşkanın onayına sunulacağını” açıkladı. Zorunlu eğitim süresi kısaltılması ile ne amaçlanıyor?

Öncelikle şu soruyu sorarak başlamak gerekir. Zorunlu eğitim tartışması ile ne amaçladıklarını konuşmadan önce şu soruyu soralım.

Son 23 yılda eğitimde değişim adıyla atılan her adımda çocuklar, gençler, öğretmenler, veliler, ülkemiz kazandı mı kaybetti mi?

Eğitimde bu denli büyük bir yıkım yaratan siyasi iktidar eğitim ile ilgili çocukların, gençlerin, toplumsal faydanın yararını esas alan bir değişime imza atar mı?

Bu soruların cevabı hepimiz için çok açık. 23 yılın sonunda eğitimde değişim adıyla atılan her adımda laik, kamusal, eşit, parasız, nitelikli eğitim hakkında ciddi bir tahribat yaratıldı.

1 milyonu aşkın öğretmenin, milyonlarca öğrencinin, velinin gündemi eğitim süresinin kısaltılması değil. Onların gündemi öğrencilerin eşit, parasız, bilimsel, nitelikli, kamusal eğitim hakkına, öğretmenlerin ise eşit haklara sahip güvenceli, insanca yaşama, çalışma hakkına sahip olması. Siyasi iktidarın kamusal, parasız, zorunlu eğitim hakkını çocukların ellerinden alma hazırlıkları yaptığını yaklaşık 2 yıldır takip ediyoruz.

Bu yıl Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) temel gündeminin bu başlık olacağı ise açıklamalarla, siyasi iktidarın politikalarının sözcüsü olan platform, dernek, vakıf, sendika adıyla çeşitli sermaye gruplarının ve tarikatların da içinde olduğu yapıların hazırladığı çalıştay raporları ile fazlasıyla açıktı.

EĞİTİM KAMUSAL HAK OLMAKTAN ÇIKARILIYOR

Eğitimin bir hak olmaktan çıkarıldığı, yalnızca satın alınarak ulaşılabildiği onlarca adım atıldı. Şimdi ise eğitimde yaratılan bu yıkımın en büyük darbesine hazırlık yapılıyor. Eğitim kamusal bir hak olmaktan çıkarılıyor. Parasız, zorunlu eğitim hakkı Cumhuriyet’ in aydınlanma mücadelesinin kazanımı. Paraya ve siyasi güce sahip olanların ulaşabildiği bir ayrıcalık olan eğitimin bir yurttaşlık hakkı, kamusal bir hak olması aydınlanma mücadelesinin sonucuydu. Cumhuriyet kazanımıydı. Cumhuriyet kurulmadan önce eğitim yalnızca bir avuç saray ve saray eşrafının, toprak ağalarının........

© HalkTV