Türkiye yeni bir öğretmen seçme, yetiştirme ve eğitme modeline geçmelidir
Şahin Aybek
Bu hafta da eğitimle ilgili özelde de öğretmen konusuyla ilgili kendimle konuşmaya devam edeceğim.
Hocam eğitim hattını öğretmen üzerinden tanımlıyorsunuz, bu ne anlama geliyor?
Aslında eğitimin bilimini, tarihini, felsefesini, yönetimini bilen herkes, eğitimi bir sistem düşüncesi içinde ele alacağından, doğal olarak eğitimin büyük resmini görür ve eğitimin en ana unsurunun öğretmen olduğunun farkına ve önemine varır. Bu nedenle öğretmenlere mektuplar göndermeli, öğretmen eğitimlerini önemsemeli, hep öğretmen merkezli açıklamalar yapmalı. Çünkü eğitim bilimci olan ve alandan da gelen herkes, Türkiye’nin eğitiminin bir ekosistem içinde öğretmenler tarafından hareket ettirileceği düşüncesiyle, öğretmenlerin önemini bilerek hareket eder. Bugün dünyadaki iyi eğitim sistemleri de işi öğretmen üzerinden götürüyorlar. Bakın, eğitim tarihimizde de iki ismi, yani Hasan Ali Yücel’i ve İsmail Hakkı Tonguç’u hatırlarız hep. Her ikisini de Köy Enstitüleriyle yani öğretmen yetiştirme olayıyla hatırlarız, biri dönemin bakanı diğeri genel müdürüdür.
Ama işte burada politikalarınızın içini sözde değil özde bilimsellik, laiklik ve liyakatle doldurmanız gerekiyor. Öğretmenlere coşkulu güzel konuşmalar yaptığınız kadar, onlara somut olarak da dokunabilmelisiniz. Öğretmenlik meslek kanunu düzeltilmeli, öğretmenler arasında sözleşmeli –ücretli ayrımı olmamalı, engelli öğretmen sorunu ve rehabilitasyon öğretmenlerinin sorunu çözülmeli, sözleşmeli öğretmenler ailelerine kavuşmalı, atanamayan öğretmen sorunu tarihe gömülmelidir. Ve tabi tüm bunlar için derhal bakanlık yönetimindeki çok başlılık sonlandırılmalıdır.
Peki, öğretmen bu kadar önemli de biz öğretmene gereken değeri verebiliyor muyuz, bu yönüyle öğretmenlerin sorunları nelerdir?
Evet, öğretmen “Babam beni gökten yere indirdi, öğretmenim beni yerden göğe yükseltti” analojisindeki kadar önemlidir ve bu önem uzun uzun felsefi ve pedagojik olarak konuşulabilir. Ama buradaki asıl önem; “Eğitim demek, öğretmen demektir ”den geliyor. Yani eğitim politikasının temeli öğretmendir. Eğitim pek çok unsurun bir araya gelmesiyle oluşur. Elbette eğitimin içinde öğrenci, aile, okul, müfredat vb. vardır. Ama bunların hiçbirisi yoksa da eğitimin yapılmasına imkân veren tek unsur öğretmendir. Eğer okulumuz yoksa da öğretmen eğitimi verebilir, müfredat yoksa da... Eğer öğretmen iyi bir öğretmense eğitimi verebilir. Ailesi çocuğu sahipsiz bırakıyorsa da öğretmen o çocuğa sahip çıkabilir, ona eğitimini verebilir. İşte tüm bu nedenlerle öğretmen, işin temeli olduğundan, eğitim demek öğretmen demektir. Bu nedenle öğretmeni yaşat ki, eğitim sistemi yaşasın diyoruz, öğretmen olmak bir “can”a dokunmaktır diyoruz. Yani eğitim sistemi tüm gücünü öğretmenden alır. Şöyle ki; öğretim programları kötü ve kanatsız da olsa, adanmış nitelikli........
© HalkTV
