menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Eğitim sistemimiz hazır mı?

22 1
25.10.2025

Milli Eğitim Sistemimiz 2025-2026 Öğretim Yılında Türkiye Cumhuriyetini Çağdaş Uygarlık Düzeyinin Üzerine Çıkarma Yolunda İlerlemeye Hazır mı?

“Programlarda gördüğümüz temel nokta 21. Yüzyılda refah içinde yaşayacak ve dünya ile yarışacak matematikte- bilimde- fende- felsefede- sosyal bilimlerde-teknolojide ilerde; üst düzey düşünme becerilerine sahip Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı yetiştirmekten ziyade tüm çocukları imam-hatip olacak şekilde yetiştirmeye dönük seçmeli zorunlu derslerle dolu olduğunu görüyoruz.”

Prof. Dr. Nuray Senemoğlu ile eğitimimizin son durumunu konuştuk.

Bir ülkenin eğitim yoluyla çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkması için alması gereken önlemler nelerdir?

Öncelikle; tüm vatandaşlarının kendini gerçekleştirmesini sağlamalıdır. Bunun anlamı nedir? Her bireyin doğuştan getirdiği tüm potansiyelini eğitim yoluyla en üst düzeyde kullanmasını sağlayacak önlemleri alarak ruh sağlığı, sosyal sağlığı, fizyolojik sağlığı yerinde vatandaşlar yetiştirmelidir. Bu amaçla; bir ülkenin eğitim sistemi; tüm bireylerine eğitimde “fırsat eşitliği” sağlamalıdır. Bunun anlamı nedir?

- Fırsat eşitliğinin iki temel göstergesinden:

(1).si her vatandaşın eğitime ulaşmada/erişmede eşit olması: Her vatandaş, yeteneklerine, gizil güçlerine göre istediği türdeki okula devam etme hak ve özgürlüğüne, olanağına sahip olmalı.

(2). Gösterge de eğitim ürününde/eğitim çıktılarında eşit olmalarıdır. Diğer bir deyişle; her vatandaş doğuştan getirdiği potansiyelini en üst düzeyde kullanabilir hale gelmeli; kendilerini gerçekleştirebilmelidir.

BUNU SAĞLAMAK İÇİN NE YAPMAMIZ GEREKİR?

FİNLANDİYA gibi; DEVLET OLARAK OKULLARIMIZI, en küçük köyümüzden en büyük şehrimize kadar TÜM ÜLKEYE EŞİT, üst düzeyde OLANAKLARLA YAYMAMIZ GEREKLİdir.

HEM DE HİÇ ÖZEL OKUL OLMADAN (Finlandiya’da sadece İsveç’lilere ait yüzde 5 oranında özel okul vardır.)

Bu açıklamalar doğrultusunda;

Biz Ülke olarak 2025-2026 öğretim yılında çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkma yolunda; Milli Eğitim Sistemimizi hazırlamış mıyız?

Bir durumumuzu gözden geçirelim:

Eğitime erişimde eşitlik var mı?

- Köylerimizi okulsuz, öğretmensiz bırakmışız; haberlerde gösterildi; terkedilen okul binalarında inekler, koyunlar yayılmakta; çatılarında ekimi yasak bitkiler yetiştirilmektedir. Bunun yanında; Diyanet İşleri Başkanlığı, çocukların gelişim ve öğrenme özelliklerine ilişkin bilimsel bulgulara aykırı olarak 4-6 yaş çocukları için Kur’an kursları düzenlemektedir.

- Köylerden TOPLU TAŞIMA İLE şehirdeki OKULLARA getirilen çocuklar, uykusuz, yorgun, iyi beslenemiyor, akran zorbalığı, küçük görülme gibi adaletsizliklerle karşı karşıya kalıyor.

- Şehirdeki çocuk, eğitime ulaşma/erişme bakımından köydekinden daha iyi durumda mıdır? Hayır. Nedenine gelince; çocuk yüksek puanla girilen okullara kayıt hakkı kazanamadıysa; velinin gönlünün çektiği özel okula gönderecek parası da yoksa evinin en yakınındaki okula gitme zorunluğu; çocuğu hiç istemediği bir okul türüne devam etmek zorunda bırakabilmektedir. Bütün Ülkemizi yeni yapılmış imam hatip Anadolu liseleriyle donattılar.

- Her ne kadar Milli Eğitim Bakanlığı, her öğretim yılının başında velilerden hiçbir şekilde ücret talep edilmeyecektir diye açıklamalar yapsa da Devlet okullarında sağlıklı temizlik koşullarının sağlanamaması, kırtasiye, eğitim ortamları bakımından olanaklarının sınırlı olması vb. nedenlerle bu görev ve hizmetler velilerden sağlanmaya çalışılmakta; VATANDAŞ, ÇOCUĞUNU ÖZEL OKULLARA GÖNDERMEYE YÖNLENDİRİLMEKTEDİR.

- Bu durumda; eğitime erişimde/ulaşmada eşitlik olmadığı açıktır. Eğitime erişimde üst sosyo-ekonomik düzey lehine bir adaletsizlik bulunmaktadır. Oysa Cumhuriyet, “kimsesizlerin kimsesidir” ve ilk 75 yılında bu özelliğini göstermiş; eğitim yoluyla sosyal hareketlilik sağlanmıştır. Ancak, son 23 yılda neo liberal anlayışın her alanda Hükümet politikası olarak kabul edilmesi ve devlet okullarına değil, özel okullara giden öğrencilere maddi destek sağlanması; sosyo ekonomik bakımdan geride olan ailelerin çocuklarının daha düşük düzeyde eğitim hizmeti almalarına neden olmuştur.

Eğitim hizmetine “ERİŞİM”de eşitlik olmayınca “EĞİTİM........

© HalkTV