menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ben sana belediye başkanı olamazsın demedim, Mansur Yavaş olamazsın dedim

24 1
12.06.2025

Siyasetin Krallara Değil Kurallara İhtiyacı Var, Yoksa Bir Gün Hukuk Krallara Kralın Çıplak Olduğunu Hatırlatır. Ben Sana Siyasetçi Olamazsın Demedim, Dürüst Siyasetçi Olamazsın Dedim. Kimileri Geldikleri Koltuğa Güç Verirler, Kimileri Geldikleri Koltuktan Güç Alırlar…

25 yıllık bir eğitimci köşe yazarı olarak onlarca kitabım, yazılarım, ödüllerim ve de TV programlarım eğitimle ilgili olsa da, köken olarak siyasetin gençlik kollarından geliyorum ve de ülkenin ilk siyaset felsefesine giriş kitabının yazarıyım aynı zamanda. Bu nedenle de dönem dönem eğitimin dışında çok önemli bulduğum konularda bir uzman olarak siyasi analiz yazıları da kaleme alırım. Çünkü Platon’un Devlet adlı kitabından hareketle en büyük siyaset tasarımı eğitim olsa da nihai noktada her şey siyaset kurumuna bağlıdır.

Mütevazı, bilimsel ve akılsal bakış açısıyla, siyasette makam, mevki ve unvanların hak eden, ehil ve liyakatli insanlar için sadece sorumluluk; hak etmeyen liyakatsizler içinse yük, sorumsuzluk ve insanları ezme yeri olduğunu düşünürüm. Ve bu fikirlerimi de yönetim ilkelerine dayandırırım.

Şimdi bu söylediklerimi somut olarak bozkırda açan bir çiçek olan Mansur Yavaş üzerinden anlatmaya çalışayım.

Ben Sana Siyasetçi Olamazsın Demedim, Dürüst Siyasetçi Olamazsın Dedim.

Yukardaki fikirlerimden hareket ettiğimizde; siyasetçinin ehil ve liyakatli olmasının gerekliliği bir kez daha ortaya çıkıyor. Nitekim, Max Weber’den günümüze, yönetimde kralların değil, kuralların hakim olması gerektiğini düşündüğümüzde, başarılı yöneticiler, geldikleri koltuklardan, makamlardan güç aldıkları kadar, makama da güç verenlerdir. Mansur Yavaş tam da bu nedenle yani geldiği koltuğa güç verdiği için Kızılay’da başı dik korumasız gezebiliyor. Diğer türlü; eğer siyasetçi yetersizse, makamları bir yük, sorumsuzluk ve aşağılık duygularının dışa vurumu için bir imkân olarak algılayacaktır. Ve de liyakati olmaksızın, salt birilerini tanıyor, birilerinin akrabası, birilerinin hemşerisi, birilerinin sendikalısı ve birilerinin partilisi diye kişiyi siyasette belli makamlara getiriyorsanız, kişi sadece bu makamlar üzerinden var olacak, bu nedenle de bu makamları kaybetmesi........

© HalkTV