Staj ve çıraklık sigortası emeklilikte başlangıç sayılacak mı?
Merhaba kıymetli okuyucularım, sizlerde soru ve görüşlerinizi [email protected] e-posta adresim üzerinden tarafıma kolaylıkla iletebilirsiniz.
Henüz çocuk denecek yaştaydılar. Kimisi daha 13’ündeydi, kimisi 16. Bazısı sabah ezanından önce kalktı, kaynak atölyesinde gün doğmadan iş başı yaptı. Bazısı okuldan çıkıp ustasının dükkânına koştu; temizlik yaptı, çay taşıdı, meslek öğrendi. Ellerine önce çekiç verdik, sonra tornavida. Üzerlerine iş önlüğü giydirdik ama onların yükü sadece önlük değil, ömür boyu sürecek bir mağduriyetin de ağırlığıydı.
Çünkü bir gün onlara bir kâğıt verdik. Üzerinde “Sigorta girişiniz yapılmıştır” yazıyordu. Heyecanlandılar. Belki emekli olabileceklerini sandılar. Belki de bu ülkede resmen “çalışan” olduklarına sevindiler. Oysa bilmiyorlardı; o girişin ne prim gününe ne emekliliğe ne de gelecekteki güvencelerine bir faydası olmayacaktı. Çünkü o, sigorta görünümünde bir kâğıttan duvardı.
Aynı tarihte başlamak, aynı kaderi paylaşmak demek değilmiş
Şimdi düşünelim: Aynı yıl, aynı gün sigorta numarası verilmiş iki kişiden biri emekliliğini kutlarken, diğeri hâlâ sabahın köründe işe gidiyor. Neden mi? Çünkü biri uzun vadeli sigorta kapsamındayken, diğeri sadece iş kazası ve meslek hastalığına karşı sigortalanmış. Bu ayrım, bireyin bilgisi dışında yapılmış. Ne bilgilendirme var ne de tercih hakkı.
Bu bir kader değil. Bu, sistematik bir ihmalin sonucudur. Ve adını doğru koyalım: Bu, sosyal bir adaletsizliktir.
Çıraklık, ustalığın başlangıcıydı. Şimdi mağduriyetin adı oldu
Çıraklık denince akla gelir: öğrenme, pişme, ileride usta olma ümidi. Ama biz bu çocuklara ustalık değil, mağduriyet sunduk. Yasal boşluklara, yönetmelik ayrıntılarına sığınarak onların emeğini görmezden........
© HalkTV
