menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ülke bütünlüğü ve savunması açısından tehlikeli bir tartışmaya dikkat...

11 0
04.08.2025

CNNTÜRK kanalında 2 Ağustos akşamı, sadece şaşırtıcı değil, hattâ 'halkımızın büyük ekseriyeti arasındaki birlik-beraberlik ve kardeşlik bağlarını zedeleyecek ve kopartmak isteyenlere de fırsatlar sunacak bir nutuk dinledik.' denilse, yeridir.

Bu tehlikeli nutkun ilginç tarafı ise, 'nâtık'ın, nutuk çekenin, ülke birliğini savunmak gibi hedefler için kurulmuş olan bir yüksek öğretim kurumunun da başında bulunan, Prof. rütbesinde bir akademisyen olması. Ve o kurumun başında bulunan öyle kişinin bu sözleri, bizzat Başkan Erdoğan'ın 'üzerimize doğru gelmekte olan dış tehlikelere karşı hele de son bir yıldır, iç cepheyi tahkim etmek / güçlendirmek' niyetiyle yaptığı konuşmalarını, halk kitleleri nezdinde yok sayarcasına bir yaklaşımdı.. Üstelik de kendisi gibi düşünmeyenleri 'tarihçi' sıfatıyla, konunun tek hâkimi havasındaymışçasına, yok sayarcasına, 'Bu böyledir ve açıktır.' diye kendisi gibi düşünmeye davet edercesine, defalarca 'kesin hüküm' gibi dayatmaya kalkışması, abes'in de ötesindeydi. Üstelik de, konuşma seviyesini iyice ayağa düşüren 'Ö.Ö' isimli siyasetçinin, Erdoğan'ın, o tarihî konuşması üzerine, 'MHP'yi Türklerin temsilcisi, DEM Parti'yi de Kürtlerin temsilcisi olarak gören bu kişi, kendisini de Arapların temsilcisi görüyor, arapçılık yapıyor, Ümmetçilik yapıyor.' diye tepinmesinin hemen ardından.

Evet, daha iki hafta önce, 'Türk, Kürt, Arap, vs, bütün Müslüman unsurların birlikte olmadığı zamanlarda, bütün Müslüman halkların başına nelerin geldiğini ve o ağır bedellerin tekrar ödenmemesi için birlik halinde olunmasından başka bir çarenin olmadığı'nı hatırlatan Devlet Başkanı'nın o beyanlarına, resmî sıfatı ve de akademik titrinin / unvanının gölgesine sığınarak öyle cüretkâr bir beyanı dile getiren kişinin, kendisini tayin eden makam sahibiyle ters düşündüğünü fark edip, hemen istifa etmesi gerekir.

Çünkü, kendisini tayin eden iradeyle zıtlaştığını açıkça sergileyen bir kimsenin, yüksek bir makamda ve etkili -yetkili bir kişi olarak bulunması, -tarihçi olması hasebiyle biliyordur ki - her halde, devlet terbiyesi'yle bağdaştırılamaz.

Haa, istifa ederse, o zaman, her ne söylemek isterse, konuşabilir.

Halbuki o kişi, Prof. olmadan önceki yıllarda genelde, geniş halk kitlelerini rahatsız edecek bu gibi , söz ve tavırlardan uzak birisi olarak biliniyordu. 'Kendisine........

© Haksöz