Sadece Hz. Peygamber'e değil; bütün Enbiyaullah'a / peygamberlere ‘ta'n etmek', alçaklıktır!
Bir alçak kişi, Siyonist Yahudi teröristlerle, onların zorbalığına, zulmüne karşı direnen Filistin'in mazlum ve yiğit Müslüman halkının mücahedesini, Resul-i Ekrem ile Hz. Musâ'nın bağlıları arasındaki bir boğuşma olarak göstermek adına diyerek, bir karikatür çizmiş..
Bir defa, bu kişi, (İsevîler// Hristiyanlar, Hz. İsâ'yı hayalî olarak resmetseler bile); Hz. Muhammed ve Hz. Musa'nın resmedilmediğini bile bilmeyen birisi, ya da bilen, ama bir takım hassasiyetleri tahrik etmeyen isteyen bir 'ajan-provokatör..'
Eğer, ele aldığı konunun hassasiyetini biraz düşünmek isteseydi, 180 sene öncelerdeki ünlü Fransız yazarı Alphonse de Lamartine'in bile Hz. Peygamber için, 'Resimsiz bir Peygamber, bir din kurucusu' ifadesini kullandığının ne manaya geldiğini idrak ederdi, belki..
Hiçbir şey bilmediği veya başta şeylere kurgulandığı için, konuyu taa baştan çarpıtmış..
Muhatabı olan okuyucu kitlesini irşad etmek istiyor idiyse, bilmeliydi ki, bütün Enbiyaullah, /Allah'ın Peygamberleri, hepsi bir arada olsaydı bile, yine birbirleriyle ihtilaf etmezlerdi..
Çünkü, bütün 'Enbiyaullah'ın her birisinin elinden sunulan dinin adı da, İslâm idi.. Sonraları, o Peygamberler eliyle sunulan İslam'ın yerine, aslî 'Kitab'ları olan Tevrat ve İncil'ler de tahrifata uğradığından, 'O peygamberlerin yolundan gidenler' manasında, Musevîlik/ İsevîlik gibi isimlendirmeler öne çıkmış; İlâhî mesajların taşıyıcılığı yerine şahsî meziyetlerine bağlılıkla, bu şahsî isimlendirmeler kullanılmıştır. Ama biz Müslümanlar, başka dünyalarda, 'Muhammedî' olarak isimlendirilmek istendiğimizde, bu isimlendirmeyi derhal reddederiz.
'Musevîlik' ve 'İsevîlik' de biz Müslümanların bir yakıştırması değil..
Hatırlayalım, değişik Tevrat (ya da onların deyişleriyle, Toora) metinleri olduğu gibi; 'Hristiyanlık/ İsevîlik'te de, birbirinden farklı, 'Marko, Luka, Matta, Yuhanna' 4 ayrı İncil vardır, elde.. Bunlara ek olarak Barnabas........© Haksöz
