Müslüman, masivânın, kötülüklerin, firavunlukların kölesi değildir!
Pazar günleri, muhterem okuyucularımızın görüş ve eleştirileri etrafında yaptığımız bir Hasbihal'e daha, sağlık-âfiyet üzere, hayırlı çalışmalar dileği ve selâmlarımızla başlıyoruz.
*İsmini vermeyeceğim bir okuyucu, New York Belediye Başkanlığına seçilen ilk Müslüman olan Zohran Mamdanî konusunda bu köşede 7 Kasım günü yazdığım, 'Evet, hayallere dalmayalım; ama Trump'ı daha bir çıldırtan Mamdanî'ye dualarımızla olsun, destek verelim!' başlıklı yazıma cevap hattâ reddiye mânasında yazdığı yorumda, 'Ne Trump, ne Mamdani... Kahrolsun küresel çetenin lideri büyük şeytan ABD...' demiş. Trump tamam da, Mamdani'nin o seçim zaferinden sonra daha bir çıldıran Trump'ın, 6-7 dakikalık bir konuşmasında Mamdani'yi 20'yi aşkın şekilde 'komünist!' diye nitelemesi ortadayken, bu okuyucunun, her ikisini de bir kefeye koymasını nasıl izah ya da tevil etmeli?
Bu okuyucu, daha önceki bir yorumunda da 'Kâh demokrat, kâh sosyalist, azıcık da Müslüman olan... 'Omurgalı' bir şahsiyete sahip olmadığı anlaşılan... (...) kısacası 'karışık' birisi... '(...)'Bu güne kadar hiçbir işte çalışmamış, alın teri dökmemiş, siyaset arenasına da birilerinin tavsiyesi ile adım atmış birisi...' gibi... Gerçek bile olsaydı, sadece New Yorkluları ilgilendiren laflarla başlayan suçlamalar... Nedir bu 'husûmet ilâmı' mahiyetinde laflar?
Bilmiyorum, seçilmesinden sonra hemen bütün dünya TV. ekranlarından yayınlanan ilk beyanatında, 'I am (ay em) Muslim...' (Ben Müslümanım) diyen ve New York Camiinde evvelki gün katıldığı cuma namazında da, yaptığı konuşmada söyledikleri ve Hz. Peygamber (S)'den okuduğu Hadis ortada iken, böyle bir kişi hakkında, nasıl, hangi delillerden hareketle, o kadar reddedici-yıpratıcı acımasız değerlendirmelerde bulunulur? Hele de 'Müslümanlığı konusunda Mamdani'ye alerjisini frenleyemeyen Trump'ı bile geride tutmak istercesine ağır laflar...
Ben o okuyucunun, yanlışını görür umuduyla ismini vermeyeceğim... Ancak benim o yazımdaki bazı cümleleri bir daha tekrarlayayım:
'Ben Müslümanım' diyen her bir ferd veya 'Biz Müslümanız...' diyen bir topluluk hakkında, yakından tanımıyorsak, tahkik etmeksizin, delilsiz olarak, onların iman nokta-i nazarından, İslam inancı dışında gösterilmeleri İslam hukuku- şeriati açısından kabul edilemez ve açık deliller olmadıkça şahsî kanaatlerle (...) ne derece sağlıklı olduğu bilinmeyen iddialarla 'tekfir' edilemezler. Nitekim, Hz. Peygamber (S)'den gelen bir hadis rivayetinde de 'Ben kalplerde olanı okumak için gelmedim.' buyurulmuştur.'
Evet, bu sözleri........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Ellen Ginsberg Simon
Gilles Touboul
Mark Travers Ph.d