menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Roy Wang ve İrem Derici

83 0
16.05.2025

Kısa süre önce CDG’de uçak beklerken bir adam yanıma gelip sandalyemin arkasındaki paravana koyduğum ceketimi almamı istedi. “My wife is sitting here da,” demesinden Türk olduğunu anladım: “Eşim burada oturuyor da.” Farkında değildim, hemen ceketimi çektim. Farkında olmadığım bir başka nokta da ceketimden kimin rahatsız olduğuydu. Yolcu salonundaki bir saatlik bekleyiş içinde iki kişi gelip fotoğraf çektirmek isteyince 8.9 milyon takipçili İrem Derici olduğunu fark ettim. “Eşim” demesine rağmen asistanı olarak yanında dolaştırdığını düşündüğüm kişiyse sahiden 18 bin takipçili DJ eşiymiş.

Derici yerinden kalkmadan eşi ona yiyecek içecek getirdi; ikisi de fazlasıyla telefonlarına gömülüydü. Arada Derici’yle sosyal medyada polemiğe giren lüzumsuz birinin adını zikrettiler, daha sonra da el bagajı niyetine taşıdıkları Galeries Lafayette poşetlerinden çıkardıkları yeni alınmış Bape spor ayakkabılarını giyip uçağa gittiler.

O gün yolcu salonundaki en ünlü kişi İrem Derici değildi ama. Çıkışta asansör kapısı açıldığında anladım. Karşımda onlarca kişi bir paparazzi ordusu gibi bekliyor, asansörden herhangi biri çıktığında da hayal kırıklığıyla makinelerini indiriyordu. Paris’te moda haftasının bitimiydi, dolayısıyla havalimanında bir sürü ünlünün olması muhtemeldi. Ancak bu alışılmadık bir ünlü karşılamasıydı.

ADETA BİR MICHAEL JACKSON

Meraktan ben de bekledim ve havalimanını birbirine katacak o isim merdivenlerden indi. Ancak özel güvenlik sayesinde uçağın kapısına gidebildi, bütün yolcular epey uzağa çekildikten sonra binebildi.

Durmadan flaşlar patlıyor ya da telefondan deklanşör sesi geliyor. Sadece yolcu salonunun kapısında bekleyenler değil, neredeyse herkes gözünü dikmiş bu genci izliyordu. Michael Jackson mezardan çıksa böyle bir kaos yaratabilirdi ancak.

Roy Wang’miş. Bunu fotoğraf çekmek için beklerken nefes ritminden kalp krizi geçirmesinden endişe ettiğim bir genç kadından öğrendim. Instagram’da da 1.3 milyon takipçisi var.

Ancak Instagram rakamları yanıltıcı, zira Çin’de Amerika çıkışlı sosyal medya platformları yasak. Buna rağmen 1.3 milyon kişi takip ediyor. Paris’e de turistik gezi için değil kampanyasında yer aldığı Miu Miu defilesine katılmak için gelmiş. Sonradan öğreniyorum tabii ki bunları. Sadece Miu Miu reklamlarının yüzü ve defilesinde ön sırada oturanlardan biri değil, aynı zamanda GQ gibi dergilerde “Paris Moda Haftası’na katılan ünlüler” başlıklı foto-galerilerinde de haber olan bir isim. Demek ki Paris’teki sokak fotoğrafçıları da onu tanıyor, Amerika’daki dergi editörleri de.

Çin yakın zamana kadar taklit, ikinci kalite ürünlerle anılır ve dünya pazarında kendi markalarıyla pek yer almazdı. “Çin malı” pek çokları için uyduruk anlamına gelirdi. Ancak son yıllarda yapılan hamleler hem bu algıyı kırdı, hem de artık Çin malı ürünler bütün dünyaya hakim olmaya başladı. Şimdi kendi markaları var.

Roy Wang bu değişimin sadece “yumuşak güç” yüzü. Çin o kadar önemli bir pazar oldu, Çinli müşteriler o kadar önem kazandı ki Miu Miu onunla reklam çekiyor. Kim bilir, böyle bilmediğimiz kimler var.

Wang ve ben aynı Air China uçağında Beijing’e uçuyorduk. Koltuğuma varmak için yanından yürürken şöyle bir baktım; kırılgan,........

© Habertürk