menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İlk bayramımız…

21 0
23.04.2025

TBMM Genel Kurulu, kulisler, bahçe, yağmurdan sonra açan güneşin renklerini parlattığı çiçekler gibi sağa sola koşturan çocuklarla doluydu…

Hepsi bayramlık elbiseleri içinde bir o yana bir bu yana özgürce koşturuyor, cıvıltıları ortalığı şenlendiriyordu…

Nasıl şenlenmesinler…

Türkiye Cumhuriyeti’nin ilan edilen ilk bayramı onlara bahşedildi…

Amaç, Türkiye’nin kuruluş temelinin geleceği olan çocuklar üzerine kurulmuş olmasıydı…

Gerisinde yatan neden ise Dünya Savaşı sırasında öksüz ve yetim kalmış çocukları koruma altına almak hedefiyle yardım toplanmasını sağlamaya devam etmekti…

Çocuk ölümlerinin önüne geçmek ve öksüz, yetim kalmış çocukları koruma altına almak amacıyla 6 Mark 1917’de İstanbul’da Himaye-i Etfal Cemiyeti kuruldu…

Cemiyet, Kurtuluş Savaşı döneminde de Ankara hükümetinin yanında oldu, desteğini gösterdi.

LATİFE HANIMIN RİCASI, ATATÜRK’ÜN TEVSİYESİ

Savaş zaferle tamamlandıktan sonra, geçmişte de Himaye-i Etfal Cemiyeti’nin üyeleri arasında bulunan Mustafa Kemal Atatürk’ün eşi Latife Hanım desteğini çok daha fazla gösterdi.

Cumhuriyet’in kuruluşu sonrası 23 Nisan 1921’de kabul edilen kanun ile Hakimiyet-i Milliye Bayramı’nın 1922’deki ilk kutlamasında çocuklar ön plana çıkarıldı.

Bayram kutlamasında Cemiyet için yardım toplanması TBMM Başkanı ve Başkomutan Atatürk’ün de teşvikiyle çok daha arttı...

Cumhurbaşkanı Atatürk’ün de talebi doğrultusunda, 1925’ten itibaren, “23 Nisan Hâkimiyet-i Milliye Bayramı”nın yanına, “Çocuk Günü” ve “Çocuk Bayramı…” adı da eklendi.

Yani resmi olarak adının “Çocuk Bayramı” olarak konulmasının üzerinden tam bir asır geçti…

O dönemde hem gazetelere verilen bakanların demeçlerinde, hem de Mustafa Kemal Atatürk’ün konuşmalarında da görülüyor ki Çocuk Bayramı ilanının gerisinde yatan en önemli neden çocukların eğlendirilmesinden daha çok, toplumun geniş kesimlerini çocuk sorunları ile ilgilenir hale getirmek.

Bayram dolayısıyla çocuk sorunlarının çözümü üzerinde fikir alışverişinde bulunulmasını sağlamak.

Bayram ilan edildiği dönemde, sıtma, havale, kızamık, veba, çiçek, kolera, sarıhumma gibi hastalıklar nedeniyle ortaya çıkan çok sayıdaki çocuk ölümlerini azaltmak…

Nitekim Atatürk, bununla da kalmıyor 1929 yılında Çocuk Bayramı’nı haftaya dönüştürüyor ve Türk Ocakları’na 7 gün boyunca daha etkin rol üstlenmeleri görevi veriyor…

Çocuklara yönelik sorunların daha fazla ele alınmasına dönük hazırlıkların........

© Habertürk