menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Muhteşem Jessica Lange

32 0
07.04.2025

Tiyatro sanatını ve oyuncuları konu alan yeni filmlerden biri “Muhteşem Lillian Hall” (The Great Lillian Hall)… Filme adını veren Lillian Hall (Jessica Lange), “Amerikan tiyatrosunun First Lady’si” diye anılan hayali bir karakter. Yolu Amerikan sahnelerinden geçen bütün büyük kadın oyunculardan izler taşıdığı belli. Ama özellikle efsane tiyatrocu Marian Seldes’den (1928 – 2014) esinleniliyor. Hikâyedeki “demans” ve “tiyatro yönetmeni müteveffa eş”, Seldes’in hayatından alınan unsurlar. Senaryoyu yazan Elizabeth Seldes Annacone de Seldes’in yeğeni zaten.

Lillian Hall, tecrübeli oyuncuları her zaman bağrına basan Broadway’in en büyük aktrislerinden biri. Adı, tek başına salonları doldurmaya yetiyor. Provaları devam eden son oyunu, Anton Çehov klasiği “Vişne Bahçesi”… Amerikan tiyatrosunun dahi yönetmenlerinden David Flemming (Jesse Williams), oyunu onun star kişiliği üzerine kuruyor. Yapımcı Jane Stone (Cindy Hogan) ile konuştukları bir sahnede bunu açıkça dile getiriyor; Lillian Hall’un gidişi ve başka bir oyuncunun gelişiyle oyuna getirdiği yorumun zarar göreceğini söylüyor.

Peki, neden böyle bir konuşma yapmak zorunda kalıyorlar? Çünkü Lillian Hall, provalarda beklenmedik sorunlar çıkarmaya başlıyor. Filmin hikâyesi de zaten bu sorunlar üzerine kuruluyor. Önce basit bir mizanseni unutuyor ve buna herkesten çok kendisi şaşırıyor. Repliklerini karıştırdığı ilk sahnede ise hatasını kabullenmek yerine ekibin kendisini anlamadığını iddia ediyor. Herkes sahnede onu beklerken kulisten çıkmaması, kafaları daha çok karıştırıyor. Çünkü Lillian Hall ile çalışırken, görmeye hiç alışık olmadıkları şeyler bunlar…

Yapımcı ve yönetmenin ısrarıyla gittiği doktorun teşhisini hazmetmekte zorlanıyor Lillian Hall… Muayene sırasında yapılan test ve hemen ardından gelen tetkiklerin sonucunda hızla ilerleyen bir demans yaşadığı netleşiyor. Birçok oyuncunun oyunu bırakacağı noktada, riskleri göze alıp sonuna kadar gitme kararı alıyor. İlaç tedavisiyle geçirebileceği düşündüğü hastalığı ciddiye almak istemiyor. Öyle ki, doktorla görüşmesinin ardından menajerine ve yıllardır birlikte çalıştıkları asistanı Edith Wilson’a (Kathy Bates) “hiçbir şeyi olmadığını” dahi söylüyor. Başta niyetlenmesine rağmen kızı Margaret’a (Lily Rabe) haber vermekten vazgeçiyor. Her şeyin eskisi gibi devam etmesini istediği belli ama provalarda yaşadığı sorunların ardı arkası kesilmiyor. Yapımcı ve yönetmen ise ne yapacaklarına karar vermekte güçlük çekiyorlar. “Vişne Bahçesi”ni onsuz düşünemiyorlar ama onunla neler yaşayacaklarını da kestiremiyorlar.

Elizabeth Seldes Annacone’nin senaryoyu yazarken Lillian Hall ile “Vişne Bahçesi” oyununda canlandırdığı Madam Lyubov Andreievna Ranevskaya arasında açık bir paralellik kurduğunu görüyoruz. Lyubov, oyunda çok sevdiği evini, vişne bahçesini ve yaşam tarzını kaybederken; Lillian Hall hayatını adadığı tiyatro sahnelerinden uzaklaşma zorunda olduğu gerçeğiyle yüzleşiyor. Finale doğru Edith ile........

© Habertürk