menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ayasofya'nın sırrı

13 0
25.07.2025

1921 yılının Ocak ayının başlarında, soğuk bir kış günü, New York'un meşhur St. John the Divine Katedrali'nin taş duvarları arasında olağan dışı bir kalabalık toplanır. New York Times gazetesi, dünyanın dördüncü büyük kilisesi olarak bilinen katedralin tıka basa dolduğunu ve ibadet etmek isteyen yüzlercesinin kapılardan geri çevrildiğini yazar.

Bu yoğun ilgi, sıradan bir Pazar ayini için değildir. Ortodoks ve Episkopal (ABD’deki Protestan kilisesi) din adamlarının öncülüğünde bir araya gelen bu topluluk, okyanuslar ötesinde binlerce kilometre uzaklıktaki kutsal bir yapının Hristiyan mabedi olarak ibadete açılması için bir araya gelir.

Ayasofya…

The New York Times'ın 3 Ocak 1921 tarihli bir makalesinde yer alan bu organizasyona baktığımızda sadece tek bir şehirle sınırlı kalmadığını da görürüz.

Eş zamanlı olarak Washington, St. Louis, Detroit, Newark, Philadelphia ve Chicago gibi Amerika'nın diğer büyük şehirlerinde de benzer ayinler düzenlenir. Duaların altı farklı dilde sunulması ise bir ilktir. Macarca, Yunanca, Arapça, Rusça, Sırpça ve İngilizce.

Dönemin tanıklıkları, özellikle de The New York Times'ın ısrarlı haberleri, olaya yönelik muazzam bir kamuoyu ilgisinin olduğunu ortaya koyar.

Doğal olarak bu atmosfer, sadece dinî bir vecibenin yerine getirilmesinin çok ötesinde bir anlamı gösterir. Derin bir duygusal ve sembolik bağlılığı. Ayasofya'nın kaderi, binlerce kilometre uzakta olmasına rağmen, Amerikan Hristiyan kamuoyunun önemli bir kesimi için kişisel bir mesele haline gelmiştir. Bu da pek rastlanılan bir durum değildir.

İstanbul’daki Ayasofya için yapılan ilk dua değildir bu elbette.

1877'de, yani bu ayinin çok öncesinde yine New York Times'da çıkan bir makalenin........

© Habertürk