Değer üreten şirketiniz olduğu zaman en zor zamanlarda eliniz daha güçlü olabiliyor. Çünkü değer üreten şirketin her adımı ve girişimi de ülke ekonomisine pozitif kırılma etkisi yapacak derecede katkı sağlayabiliyor. İstihdama etkisi, katma değer üretmesi ve her şeyden önce bulunduğu sektörü de cazibe noktası yapması da yerli ve yabancı yatırımcılara da ümit veriyor.

Kurulduğu andan itibaren ciddi atılım yapan Trendyol tam da bu tanımlamaya uyan bir şirket konumunda. ‘Trendyol Go’nun Uber tarafından satın alınma detaylarına baktığımızda böyle bir tablo karşımıza çıkıyor. 2010 yılında kurulan Trendyol, 10 milyar doları aşan değerlemeye ulaşarak “decacorn” unvanını kazanan ilk Türk teknoloji şirketi olmuştu. Sağlam temeller üzerine kurulduğu ve sektörde doğru konumlandığı ise Uber iş birliği ile bir kez daha kendini ispat etti. Son yıllarda, üstelik içinde bulunduğumuz atmosferde, Türkiye’ye gelen en önemli direkt dış yatırımlardan birine yine Trendyol’un imza atmış oldu.

Uber, resmî kurumların onayının ardından ‘Trendyol GO’ ile Türkiye’de yoluna devam edecek. Uygulama üzerinden müşteri, satıcı ve kuryelere hizmet vermeye başlayacak. Uber gibi alanında uzman küresel yatırımcının bu girişimi sektörü de hareketlendirecektir. Mesela ABD merkezli ulaşım ve teslimat hizmetleri şirketi Uber, yemek teslimatına yönelik çevrim içi platformu ‘Uber Eats’in öne........

© Habertürk