menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Rize, yeşilin ve lezzetin sonsuz şöleni

36 0
26.10.2025

Karadeniz'in kucağında, bulutların arasında gizlenmiş bir mücevher Rize. Türkiye haritasına baktığınızda küçük bir nokta gibi görünür belki ama yakından bakarsanız o noktanın içinde bir cennet nabzı atar. Dağlar, dereler, ormanlar ve insanlar hepsi aynı ritimde nefes alır burada. Yağmur, sadece toprağa değil; şehre, insana, kültüre de düşer. Ve o yağmurun izinden doğan bir kimlik vardır: doğanın cömertliğiyle insanın emeğini birleştiren Rize ruhu.

Yağmurla yıkanmış ormanları, coşkun dereleri, sisli yaylaları ve o eşsiz mutfağıyla sanki doğa burada bir masal yazmış. Küçük bir şehir ama kalbi kocaman. Her köşeden bir şelalenin hışırtısı, bir yaylanın serin rüzgârı yükseliyor.

Rize’ye adım attığınız anda doğa kendini saklamaz tam tersine sizi içine çeker. Hava serin, kalp sıcaktır. Her adımda bir kartpostal, her nefeste bir huzur saklıdır. Sis, orman güllerinin arasından süzülürken ahşap evler birer masal sahnesine dönüşür. Zaman burada durmaz, sadece yavaşlar. Çünkü doğa insana, “acele etme, hisset” der.

Baharda yeşillikleri bölen sarı, mor ve beyaz rekli orman gülleri arasında yolculuk...Güzin ise tam bir renk cümbüşüne muhtemelen tepelerde kar eşlik eder.

Şanslı olanlar için güneş açar, Kaçkar dağları bütün heybetiyle yüzünü gösterir. Burada zaman duruyor, kuş sesleri bile bir ninni gibi.

Konaklama mı? Bungalovlar, aile pansiyonları, yayla evleri, hepsi doğanın kucağında, yıldızların altında.

Doğası, iklimi, insanı ve mutfağı ile Rize sadece bir destinasyon değil, bir duygu, bir tat, bir nefes, bir macera.

Düşünün, sabah erkenden Fırtına Deresi'nin kenarında uyanıyorsunuz. Etrafınız, tarihi taş köprülerle çevrili, Mikron Köprüsü'nün altında su, rafting botlarını çağırıyor.

Daha yukarı gidince Çamlıhemşin’den yol ikiye ayrılıyor. Ayder tarafında Yukarı Kavron, Samistal, Huser yayları yer alıyor. Gelinteli şelalesi Ayder’den, Sis denizi üstünde güneşin batışı Huser’den, Kaçkar zirve en iyi şekilde Samistal tepeden izleniyor.

Diğer yayla kolu ise daha zengin. Önce Zil kale, sonra Çat ve Kale-i Balaya kadar gidiliyor, Fırtına’nın gözeleriyle son buluyor. Son noktada Çiçekli yayla var ki, adı Avrupa’da bile biliniyor. Endemik çiçeklerle dolu.

Bu yol üzerinde Çat’tan sol tarafa ayrılan kolda ise Elevit, Tİrovit, Palovit, Amlakit yayları sıralanıyor.

Çamlıhemşin-Çat yolu üzerinde ilk görsel şölen ise Çinçiva’da. Köprüler, konaklar arasından yaklaşık 1.5 saatlik dört çeker araçla çıkılabilen Pokut ve Sal yaylaları yer alıyor. Eğer şanlıysanız sis açar ve Kaçkar dağlarının bütün kollarını uzaktan izlersiniz. Aynı gruba Hazindag yaylasını eklemek gerekli.

Rize’nin yayla sayısı 80’i buluyor. En rağbet görenleri Çamlıhemşin’de, ikinci büyük yayla grubu da İkizdere’de yer........

© Habertürk