menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yeniden Doğmak İçin Umut Varsa, Yol da Vardır

9 1
08.08.2025

Dünya aldı başını gidiyor.

Nereye gidiyor?

Bunu tam olarak bilmek mümkün değil.

Hiç kuşkusuz, öncelikle demokrasimizi, onu ortadan kaldırmak isteyen her türlü tehlikeye karşı korumalıyız.

Çağdaş bir devlet; din, mezhep, ırk, milliyet, cinsiyet, yaş, coğrafya ya da kültür farkı gözetmeden, kendisine vatandaşlık bağıyla bağlı olan herkese eşit davranmalı, güvenlik, sağlık, eğitim gibi hizmetleri adil bir şekilde sunmalıdır.

Mustafa Kemal Atatürk, ileri görüşlü bir lider ve büyük bir komutan olarak milletine güvenmiş, onlarla birlikte laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletinin temellerini atmış, Kurtuluş Savaşı'nı başlatmış ve bu savaşı milletçe birlikte kazanmıştır. Bugün hâlâ tüm dünyanın kabul etmekte zorlandığı büyük bir kültürel dönüşümü de gerçekleştirmiştir.

Türkiye, çağdaş ve demokratik devlet olma niteliğini taşıyan tek İslâm ülkesi olması nedeniyle tüm dünyanın dikkatle izlediği de bir ülkedir.

Ancak ne yazık ki, şu aşamada içi boşaltılarak saptırılan kavramlardan biri de "laiklik"tir.

Devletin bütün inançlara saygılı ve eşit mesafede olması, vatandaşların vicdan özgürlüğünü koruması gereken laiklik; sadece din ve ö işlerinin ayrılması şeklinde yüzeysel bir biçimde yorumlanmaktadır.

Oysa laiklik, bireylere baskı kurulmamasını da içerir.

Demokrasiyi tanımlarken temel hak ve özgürlüklerin güvencede olduğu çoğulcu bir yönetimden söz etmeliyiz. Ancak bugün geldiğimiz noktada, çoğunluğun azınlık üzerinde baskı kurduğu,........

© Habererk