Türk Milliyetçisi Tembel Olamaz! Çalışmak Özgürlüktür
Türk milliyetçiliği yıllardır sistemli biçimde pasifleştirildi. “Vatan millet Sakarya” söylemleriyle avutulurken, ülkenin tüm stratejik kurumları el değiştirirken; gerçek milliyetçilerin üretimden, bilimden, kalkınmadan uzak tutulması sağlandı. Bugün hâlâ, milliyetçiliği sadece geçmişe övgü, hamasi nutuklar ve seçim dönemi nostaljilerine indirgeyen bir anlayışın içindeyiz.
Bu anlayışla mücadele etmek ve Türk milletini ayağa kaldırmak için çalışmak artık bir zorunluluk değil, bir mecburiyettir. Türk milliyetçileri, lafla değil alın teriyle, idealle değil icraatla konuşmak zorundadır.
Çünkü çalışmayan, üretmeyen, düşünmeyen bir toplum özgür olamaz. Ve özgür olmayan bir toplumun milliyetçiliği de sadece bir illüzyondur.
Gerçek Milliyetçilik, Alın Terine Dayanır
Bugün ülkemiz, birileri zenginleşsin, birileri saltanatını sürsün diye çalıştırılmayan milyonlarca gençle dolu. Zekâsı yüksek, ama sistemi tarafından köreltilen, geleceği karartılan gençlerin hesabını sormak da, onların önünü açmak da biz Türk milliyetçilerinin sorumluluğudur.
Bir siyasi akım düşünün ki:
• Ne sanayiye yön........
© Habererk
