menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Avrupa’dan Türkiye’ye Din ve Mekânın Yarışı

13 7
20.07.2025

Avrupa tarihi, mezhep savaşlarının, dinin siyasi bir silah olarak kullanılmasının, inancın rekabet unsuru haline getirilişinin acı örnekleriyle doludur. 16. yüzyılda Almanya’da başlayan Protestan Reformu, Avrupa’nın her köşesinde derin sarsıntılar yarattı. Martin Luther’in 1517’de Wittenberg Kilisesi’nin kapısına astığı 95 Tez, sadece dini değil, siyasi ve toplumsal bir devrim başlattı. Ardından gelen Katolik karşı hamleleri, din savaşlarını başlattı.

Fransa’daki Saint Bartholomew Katliamı’nda (1572) binlerce Huguenot (Fransız Protestanı) Katolik milislerce katledildi. 1618-1648 yılları arasında süren Otuz Yıl Savaşları, Avrupa’nın hem nüfusunu hem de ekonomik yapısını yerle bir etti. Bu savaşlar sonunda 1648’de imzalanan Westphalia Antlaşması, sadece savaşlara değil, aynı zamanda dinin devlet politikalarındaki etkisine de sınırlamalar getirdi. Böylece laiklik düşüncesi Batı’da fiilen doğmuş oldu.

Tüm bu tarihsel süreçler sonunda Avrupa, kiliseyi hayatın merkezinden çıkararak onu bireysel inancın sembolü haline getirdi. Ancak geride sayısız “rekabet mimarisi” kaldı. Protestanlar bir yere kilise yaptığında, Katolikler hemen karşısına kendi kiliselerini dikti. Ortodokslar da bu yarıştan geri kalmadı. Bugün........

© Habererk