menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İmamoğlu itirafçı olur mu?

11 14
09.09.2025

Rivayet odur ki, CHP eski genel başkanlarından Hikmet Çetin’in Devlet Bahçeli’yi ziyaretinin sebebi Ekrem İmamoğlu’nun tutuksuz yargılanmasını istemesi imiş.

Bununla birlikte ‘İmamoğlu’nun, diploma sorunu nedeniyle cumhurbaşkanlığına aday olmayacağını açıklayabileceğini’ söylediği de iddialar arasında…

Gerçi Hikmet Çetin bu iddianın ilk bölümünü kabul ettiği halde İmamoğlu’nun adaylıktan çekileceği kısmıyla ilgili herhangi bir şey söylemedi…

Lakin bu türden rivayetler fısıltı gazetesi marifetiyle büyük bir hızla yayılırken, ‘böyle bir şeyin söz konusu olmadığına’ dair iddiaları nakzeden bir açıklamada bulunmaması, bu söylentileri zımnen de olsa onayladığı anlamına gelir ki, bu da rivayetlerin doğru olduğu istikametindeki kanaatleri pekiştirmekten başka bir işe yaramaz…

Doğrusu ilginç bir yaklaşım…

Hikmet Çetin’in ‘bir pazarlıkçı’ edasıyla Sayın Bahçeli’ye gitmesi aslından ilginçten de öte tuhaf…

Tuhaf zira daha birkaç gün önce İBB’deki yolsuzluk soruşturmasını yürüten başsavcı Akın Gürlek, çok uzun bir suskunluğun ardından öyle bir açıklama yaptı ki, kimse tek kelimeyle olsun itiraza bile yeltenemedi.

Böylesine güçlü bir iddianameye, pazarlık mantığıyla yaklaşmak, en hafif tabiriyle tuhaftır.

Akın Gürlek, yaptığı açıklamada elindeki delillerin çok güçlü olduğunu hatta bunun “yüzyılın en büyük yolsuzluk davası” olduğunu iddia ederken şöyle diyordu…

“100 yılın en büyük yolsuzluk dosyası bu. İlk operasyonun üzerinden 6 ay geçti.

Aslında iddianame için çok kısa bir süre… Kimse adli tatil bile yapmadı…

Beyanı delillendirmeden tutuklamıyoruz.

Varsa öyle biri söyleyin hemen ertesi gün tahliye edelim.

Kuyumcu terazisi hassasiyetiyle iş yapıyoruz.”

Başsavcı, sadece bu açıklamalarla yetinmeyip sürecin nasıl işlediğini de anlattı ve karşı tarafın “baskı”........

© Haber7