Küresel cahiliye ve kültür endüstrisi..
Her dünya görüşünün insanın ufkuna diktiği bir ideal vardır; o ideale ulaşma yol ve yordamı olarak tanımlanan kültür, birey ve toplumu şekillendirmektedir. Küresel cahiliyenin daha çok mutluluk, haz ve hız ideali, insanlığa tüketim çılgınlığını dayatmaktadır.
Kültür endüstrileri ile kitleler, eleştirel düşünmekten alıkonulmakta, bu endüstrinin içerikleri ile mutluluk ve haz arayan insanların boş zaman faaliyetleri üzerinde bir hakimiyet kurularak insanlar ‘tüketim’ ortak paydasında buluşturulmaktadır.
Anneler günü, babalar günü, sevgililer günü, yılbaşı, bayramlar, tatil gibi boş zaman etkinlikleri, kültür endüstrileri güdümüne sokularak standartlaştırılmaktadır.
Kitle iletişim araçlarının kitleleri yalnızca etkilemeye değil, ekonomik olarak sömürmeye de muktedir olmalarıyla birlikte yeni bir “kültürel devrim” başlamıştır.
PAZARA UYGUNLUK
Kültür endüstrileri ile beslenen, dağıtım ağlarını, ticari bir düzenlemeyi, gazeteden radyoya, televizyondan internete sürekli yenilenen kitle iletişim araçları, reklamları, markaları, modaları, kısaca ekonomik etkinliği karakterize eden tüm bileşenleri bünyesinde toplayan kültür ile taciri bir sektör ortaya çıkmıştır.
Hastaneler, teknolojileri, sarf malzemeleri, ilaçları ve giyim kuşamıyla tam bir tüketim merkezidir. Okullar da aynı şekilde tüketim merkezidir.
Eleştirel yaklaşım, kitle iletişim araçlarının “kültürel yaşamı piyasada elde edilebilir asgari ortak noktaya indirgeyerek tek biçim ve sıradan bir kitle kültürü yaratmak”la itham etmektedir.
Bu görüşe göre dinamik, yenilikçi veya yaratıcı olan her şey kitlesel pazara uygun görülmeyerek yerini sıradanlığın bitip tükenmeyen yinelenişine bırakmıştır. Çok satan romanlar, romanı ve edebiyatı........
© Haber7
