menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

1145 Hüseyin Goncagül

10 0
30.06.2025

Soykırımcı İsrail’in Gazze’yi yakıp yıktığı bir zamanda bir güzel adam sessiz sedasız aramızdan ayrıldı. Ümmetin derdiyle dertlenen Usta Sanatçı Hüseyin Goncagül’ün kalbi coğrafyamızda yaşanan acılara daha fazla dayanamadı. Terör devletinin İran’a saldırdığı günlerde Hakk’a yürüdü. Geride hoş bir sada bıraktı.

Hüseyin Goncagül’ü Türk kamuoyu daha çok Kanal 7’deki efsane programlarından tanıdı. Değerlerimize sımsıkı bağlı olan bu güzel adamı milletimiz çok sevdi. Yediden yetmiş yediye herkesin gönlüne girmesini bildi. Çocukla çocuk, yaşlıyla yaşlı oldu. Bir derdi, bir davası, bir duruşu vardı.

Yüzü her daim gülen ve yüzleri her daim güldüren özgün bir adamdı. Camiamızın en güzel adamlarından biriydi. Hayat dolu bir insandı. Her zaman ruhu gençti. “Latife latif gerek.” sözüne uygun olarak her zaman latife yapardı. O, çağımızın modern Nasreddin Hocası idi. Nasreddin Hoca gibi adı anıldığında yüzlerde tebessüm oluşurdu.

Bereketli bir ömür yaşadı. Sanat yoluyla insanların gönlüne girip değerlerimizin sahiplenilmesini sağladı. Özellikle çocuklara yaptığı hizmetler saymakla bitirilemez.

Herkesin kendisine verilen kabiliyetten sorumlu tutulacağının bilinciyle birikimini milletine vakfetti.

Son nefesine kadar cihadını sürdürdü. İslam’ın güzelliklerini tiyatro aracılığıyla anlatmak gibi bir idealin peşinden yürüdü. Sahnelerde ve ekranlarda her zaman hayrı söyledi.
Hüseyin Abi’yle programlarda karşılaştığımızda:

“Abi maşallahın var, yaşıtların emekliliğin keyfini sürüp torun severken sen mücadeleye devam ediyorsun.” dediğimde o her zamanki tebessümüyle:

“Bu işlerden emekli olunmaz, rahmetli olunur.” deyip gülümserdi.

ŞEHİRLİ MÜSLÜMAN

Sanata olan ilgisinin, Üsküdar İskelesi’nde çalışan babasının Dümbüllü İsmail’e dair anekdotları paylaşmasıyla başladığını söylerdi. Şehirli bir Müslümandı. Üsküdarlı, dolayısıyla İstanbulluydu.

İstanbul efendilerinin şehre kattıkları güzelliklerin, inceliklerin yakın şahidiydi. Hiçbir zaman asık suratlı olmadı. Selamı hiç kimseden eksik etmedi. Muhammedi bir neşeye sahipti.

SEVİLEN BİR ÖĞRETMEN

Bulunduğu her yere muhabbet taşıdı. Hep bir gayretin içinde oldu. Bir dönem Üsküdar’da öğretmenlik yapar. Ama ondaki tiyatro aşkı hiç eksilmez. Bu dışarıdan da kolayca anlaşılır. Öyle ki okul müdürü: “Hüseyin Bey İngilizce öğretmenliğini rol icabı yapıyor.” der. Öğretmenlik zamanlarında hem meslektaşlarının hem de öğrencilerinin sevgisini,........

© Haber7