BÜYÜMENİN DIŞ KAYNAKLI KIRILGANLIKLARI
Türkiye ekonomisinin son yıllarda sergilediği büyüme performansı, kimi dönemlerde beklentilerin üzerinde seyretmiş olsa da bu büyümenin kalitesi ve sürdürülebilirliği konusunda tartışmalar bitmiyor. Özellikle dış kaynak bağımlılığının yüksek olması, küresel ekonomideki dalgalanmalara duyarlılığı artırıyor. Kısacası, rakamlarda görünen “büyüme” çoğu zaman kırılgan bir zemin üzerine inşa ediliyor. Bu yazıda, büyümenin dış kaynaklı kırılganlıklarını ve olası yansımalarını irdelemeye çalışacağız.
1. Cari Açık ve Dış Finansmana Bağımlılık
Türkiye gibi gelişmekte olan ülkeler için büyüme çoğunlukla dış finansmanla destekleniyor. Özellikle cari açığın yüksek seyrettiği dönemlerde, büyümenin devamı için dış kaynak girişine ihtiyaç artıyor. Ancak bu kaynakların sürekli ve ucuz biçimde bulunabileceği garantisi yok.
Küresel faizlerin yükseldiği, ABD Merkez Bankası (Fed) ya da Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) sıkılaştırıcı politikalar uyguladığı dönemlerde Türkiye gibi ekonomiler için dış kaynak bulmak hem zorlaşıyor hem de daha maliyetli hale geliyor. Bu da borçlanma maliyetlerini artırarak büyümenin yavaşlamasına, hatta tersine dönmesine yol açabiliyor.
Türkiye’nin geçmiş deneyimleri, cari açığın artış gösterdiği dönemlerde büyümenin hızla kırılganlaştığını, sermaye girişlerinin yavaşladığında ise döviz kurları üzerinden ekonomiye baskı yaptığını gösteriyor. Dolayısıyla, dış finansmana bağımlı bir büyüme modeli, dış dünyadaki en küçük değişimden bile derin biçimde etkilenebiliyor.
2. Döviz Kuru Dalgalanmaları ve Reel Sektör Üzerindeki Etkileri
Dış kaynaklı kırılganlıkların en somut yansımalarından biri döviz kurlarında yaşanan sert dalgalanmalardır. Türkiye’de şirketlerin önemli bir kısmı döviz cinsinden borç taşımaktadır. Kurda yaşanan hızlı yükselişler, firmaların borç ödeme yükümlülüklerini........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon